Sevgili okuyucular, son derece etkilendiğim bir yazıyı sizlerle paylaşmak istedim. Eminim okuyunca bana hak verecek ve her anne-baba gibi bu yazıdan kıssadan hisse çıkaracaksınız.
x
Annesi ve babası, her yıl oğullarını, yazın büyükannesinin yanına gönderirken trende ona eşlik edip bir sonraki gün aynı trenle eve dönerlerdi. Biraz büyüdüğünde çocuk anne ve babasına dedi ki:
x
-Artık büyüdüm, bu yıl büyükannemin yanına tek başıma gitmeyi denesem, ne dersiniz?
x
Kısa bir tartışmadan sonra anne ve babası bu konuda fikir birliğine vardılar. İstasyon platformunda ona el sallayıp uğurlarken ve vagonun penceresinden son tembihlerini yaparken çocuk aynı şeyleri tekrarlamaya devam etti:
x
-Evet, biliyorum, biliyorum, yüzlerce kez söylediniz...!
x
Tren kalkmak üzereydi ki babası:
-Oğlum olur ya; kendini rahatsız ve yalnız hissedersen ya da korkarsan bu senin için dedi ve oğlunun cebine bir şey koydu.
x
Ve çocuk artık tek başınaydı, etrafında yabancı insanlar birbirleriyle itişip kakışıyor, gülüyor, kompartımana girip çıkıyorlardı.
x
Kondüktör çocuğun biletine bakarken, yalnız yolculuk yaptığına dair bir yorum yaptı, birisi ona acır gibi baktı. Onu işaret edip fısıldayanlar oldu. Çocuk birden, kendini çok huzursuz hissetti ve rahatsızlığı her bakışla daha da arttı.
x
Başını önüne eğdi, koltuğun köşesinde adeta büzüştü ve gözyaşları yanaklarından süzülmeye başladı. İşte o anda babasının cebine bir şey koyduğunu hatırladı. Titreyen elleriyle, el yordamıyla o küçük kâğıt parçasını buldu ve açtı. Kağıtta şunlar yazılıydı:
x
-Oğlum, biz son vagondayız.
x
Yazarın notu; Çocukların uçmasına izin vermeliyiz, onlara güvendiğimizi göstermeliyiz ama onlar hayatı göğüsleyene kadar da son vagonda olmalıyız.
x
Evet yazarın da dediği gibi her zaman değil hayatı göğüsleyene kadar, onlara özgüveni yavaş yavaş zerk etmeliyiz. Yaşı küçük deyip, yapamaz başaramaz dememeliyiz. Fırından ekmek almayı, bakkaldan çay-şeker almayı, cesaretli olmayı öğretmeliyiz.
x
Ama bu özgüveni verirken de, kendilerini art niyetli insanlardan nasıl koruyacağının telkini de vermeliyiz. Hayatın dümdüz olmadığını, iyi insanların olduğu gibi kötü insanların da olabileceği gerçeğini kendilerine izah etmeliyiz.
x
İyi ve kalbi güzel insanların dünyada daha çok olması dileğiyle, kalın
sağlıcakla...