Eskiden beri son derece değerli olan köylerimiz, pandemi sürecinde daha da değerli oldu...
Ne zaman ki karantina yasakları başlıyor, köyü ve kalacak yerleri olanlar köylerine akın ediyor. Kendi adıma konuşmak gerekirse dört kişilik ailemle bir haftadır köydeyiz ve doğa ile başbaşa olmanın tadına varıyoruz.
Bizler zaten köy ve yayla yaşamını bilen, oralarda bulunan insanlarız. Asıl önemli olan bunu evlatlarımızın sevmesiydi. Yani şehir yaşamı içinde büyüyen çocuklarımızın köye alışmalarının zor olacağını tahmin ediyordum ama hiç de öyle olmadı.
Aile fertlerimizle birlikte köyde bir süreç başladı. Onlara toprak ana ile daha fazla iç içe olmayı öğrettik. Soframıza gelen fasulyenin, domatesin ve biberin dikimine ve büyümesine şahit oldular. Bu ürünlerin soframıza öyle çok da kolay gelmediklerini gördüler. İşin gerçeği; Emeksiz yemek olmayacağını anladılar.
Bahçedeki köy çileğini toplarken, dikenlerin acısı ile tanıştılar. Kertenkelelerin görüntüleri ile irkildiler. Çok da sevmemiş olsalar bile köy yaşamını gördüler.
Buradan köyü olan okuyucularımıza sesleniyorum; Köylerimizi ihmal etmeyelim. Bu süreci fırsata çevirip, o temiz havayı birlikte soluyalım. Mutlaka ama mutlaka bir gün köy hayatı ile yollarımızın kesişeceğini unutmayalım. Kalın sağlıcakla...