Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam
KAHRAMAN YILMAZ
Köşe Yazarı
KAHRAMAN YILMAZ
-
 

BU HAKEMLİK NİYE BÖYLE OLDU

    Bende milli futbol hakemliği yaptım. Hem de çok güç şartlar altında.     Öyle çim saha, bol polis, jandarma, emniyet güçleri yoktu.     Sahalara, korka, korka çıkardık, yine öyle ayrıldık.     Şimdi öylemi?... Seyirciden daha fazla emniyet görevlileri var. Sahada kuş uçurtmuyorlar.     Bizim zamanımızda öyle miydi?     Maçlarda bir iki emniyet görevlisi gelirdi, onarı da biz hiç göremezdik ya…     Öyle korkulu, kuşkulu çıkardık maçlara.     Oyunculardan da, korkardık, seyircilerden de…     Hakem olarak, gel de şimdi sen, yanlış karar ver bakalım?..     Eh kazara verirsen, oyuncudan da, taraftar denilen seyirciden de tekme, tokatı yersin.     İki polis olsa bile ne olur?..HİÇ!..     Ya işte biz, böyle durumlarda maç yönetirdik.     Ben hakemliğe Ordu’da başladım.     Amatör takımların müsabakalarında göreve başlamıştım.     Hakem arkadaşlarla daima bir araya gelir, olumlu bir ortam oluştururduk.     İçimizde, en uyumlu, en otoriter, tatlı sert bir arkadaşımız vardı.     Her maçı son derece rahat yönetirdi.     Ve işte ALANO MURAT. Hakem öyle olmalı.     Beraberce çok maçlar yönettik.     Unutulmaz bir anıma değineyim:     Bir final maçını yönetiyorduk. Orta hakem bendim. Yan hakemlerden biri MURAT ABİMİZ, biride NİZAM ÇİMENTEPE idi. (Allah rahmet eylesin)     Maç çok hızlı başladı. Bizde hızlı yönetiyorduk. Ne oldu anlayamadık. Tribündeki seyirciler, yöneticiler başladılar, tepki ile bağırmaya.     Ben nedenini anlayamadım. Hemen maçı durdurdum. Yan hakemlerimle bir araya geldik. Onlarda:     Bizde anlayamadık dediler.     Top toplayan çocuğa sordum GOL oldu dedi.     Kaleye takılan filenin altı yırtıkmış. Çocuk bana gösterdi. Yan hakemlerle beraber baktık, yırtığı gördük.     Ben GOL kararı verdim. Ortalık sakinleşti.     Şimdi öyle bir aksilikler, asla olmuyor.     Şimdi daha başka olaylarla karşılaşıyoruz. HAKEMLERİN YAPTIKLARI  YAPILMAYAN HATALAR     Bunları burada yazamayız ya, ele alacağım. Biri DENİZ ÇOBAN, biri de HALİS ÖZKAHYA.     Biri, olgunluk yaptı, hatasını anladı. Özür dileyerek, büyüklüğünü gösterdi. Bana göre, en olumlusunu yaptı.     Bizim CEMAL GEMİCİ’mizolumsuz bulabilir. Onun görüşü.     Ve: HALİS ÖZKAHYA, daha büyük hatalar yaptı. Bırak ayrılmayı, ÖZÜR bile dilemedi. Böyle nice olaylar var ya…     HAKEMLİK her kişinin yapacağı bir iş değildir. Bilgi, görgü, mertlik, cesaret, DOĞRULUK ister.     Çekingen, korkak, ürkek olanlar, HAKEMLİK yapamaz. Onlarda yapmamalı.     Federasyon ceza verip, SAHAALRI gereksiz kapatacağına, bu konuları ele alsın.     Bakalım, durum nasıl değişecek? Beraberce göreceğiz.
Ekleme Tarihi: 25 Kasım 2015 - Çarşamba

BU HAKEMLİK NİYE BÖYLE OLDU

    Bende milli futbol hakemliği yaptım. Hem de çok güç şartlar altında.
    Öyle çim saha, bol polis, jandarma, emniyet güçleri yoktu.
    Sahalara, korka, korka çıkardık, yine öyle ayrıldık.
    Şimdi öylemi?... Seyirciden daha fazla emniyet görevlileri var. Sahada kuş uçurtmuyorlar.
    Bizim zamanımızda öyle miydi?
    Maçlarda bir iki emniyet görevlisi gelirdi, onarı da biz hiç göremezdik ya…
    Öyle korkulu, kuşkulu çıkardık maçlara.
    Oyunculardan da, korkardık, seyircilerden de…
    Hakem olarak, gel de şimdi sen, yanlış karar ver bakalım?..
    Eh kazara verirsen, oyuncudan da, taraftar denilen seyirciden de tekme, tokatı yersin.
    İki polis olsa bile ne olur?..HİÇ!..
    Ya işte biz, böyle durumlarda maç yönetirdik.
    Ben hakemliğe Ordu’da başladım.
    Amatör takımların müsabakalarında göreve başlamıştım.
    Hakem arkadaşlarla daima bir araya gelir, olumlu bir ortam oluştururduk.
    İçimizde, en uyumlu, en otoriter, tatlı sert bir arkadaşımız vardı.
    Her maçı son derece rahat yönetirdi.
    Ve işte ALANO MURAT. Hakem öyle olmalı.
    Beraberce çok maçlar yönettik.
    Unutulmaz bir anıma değineyim:
    Bir final maçını yönetiyorduk. Orta hakem bendim. Yan hakemlerden biri MURAT ABİMİZ, biride NİZAM ÇİMENTEPE idi. (Allah rahmet eylesin)
    Maç çok hızlı başladı. Bizde hızlı yönetiyorduk. Ne oldu anlayamadık. Tribündeki seyirciler, yöneticiler başladılar, tepki ile bağırmaya.
    Ben nedenini anlayamadım. Hemen maçı durdurdum. Yan hakemlerimle bir araya geldik. Onlarda:
    Bizde anlayamadık dediler.
    Top toplayan çocuğa sordum GOL oldu dedi.
    Kaleye takılan filenin altı yırtıkmış. Çocuk bana gösterdi. Yan hakemlerle beraber baktık, yırtığı gördük.
    Ben GOL kararı verdim. Ortalık sakinleşti.
    Şimdi öyle bir aksilikler, asla olmuyor.
    Şimdi daha başka olaylarla karşılaşıyoruz.
HAKEMLERİN YAPTIKLARI 
YAPILMAYAN HATALAR
    Bunları burada yazamayız ya, ele alacağım. Biri DENİZ ÇOBAN, biri de HALİS ÖZKAHYA.
    Biri, olgunluk yaptı, hatasını anladı. Özür dileyerek, büyüklüğünü gösterdi. Bana göre, en olumlusunu yaptı.
    Bizim CEMAL GEMİCİ’mizolumsuz bulabilir. Onun görüşü.
    Ve: HALİS ÖZKAHYA, daha büyük hatalar yaptı. Bırak ayrılmayı, ÖZÜR bile dilemedi. Böyle nice olaylar var ya…
    HAKEMLİK her kişinin yapacağı bir iş değildir. Bilgi, görgü, mertlik, cesaret, DOĞRULUK ister.
    Çekingen, korkak, ürkek olanlar, HAKEMLİK yapamaz. Onlarda yapmamalı.
    Federasyon ceza verip, SAHAALRI gereksiz kapatacağına, bu konuları ele alsın.
    Bakalım, durum nasıl değişecek? Beraberce göreceğiz.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve afisgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

betine giriş betine giriş