Karadeniz sahilinin yaylaları Türkiye’de nam yapmıştır.
Samsun ilinin yaylaları pek namlı değil Doğuya doğru gidildiğinde namlı YAYLALAR dillere destan olmuştur.
Bende çok niyet ettim, gidip hepsini de görmeyi ama bisikletim var aracım olmadığından kısmet olmadı. Gün gelir olur inşallah…
Ama yine niyetim niyet, gideceğim yaylalara…
Doğu yaylaları demiştik gidip göremedim ama gidip görenlerden duydum namını, şanını…
ARTVİN, RİZE, TRABZON, GİRESUN yaylaları yerli ve yabancı turistlerin gidip, görüp yaşaması gereken yaylalar diyorlar, görenler…
Ordumuzda çok yayla sayıda yayla ve obalar var ama namlı olanı yok, diyorlar.
En namlısı sözde ÇAMBAŞI yaylası bize göre.
Ne çamı var, ne de meşesi… Olsa daha iyi olurdu, öyle olsun istiyoruz yaylalarımızı.
Benim de ÇAMBAŞI yaylasında evim vardı bir zamanlar. Kayıplara karıştı. Yıllar yılı gidemez olduk. Görev icabı dağıldık. Gidemedik yıllar yılı.
Bir ara gittim gördüm. Evin yerinde yeller esiyordu. Çambaşının yayla olarak bir özelliğini ve güzelliğini ben göremedim. Daha cazip, daha hareketli olmalı.
Hani derler ya “aynı tas, aynı hamam”
Ne imiş kışın KAYAK MERKEZİ varmış. Biz kışı geçirecek değil, yazı geçirecek rahat, havadar bir yer arıyoruz, yaz aylarında…
Onun için de önce ne lazım? YOL…
Hani gönlüm teleferik istiyor ya… Nerde o günler nerde?
Şimdi Ordulu temiz hava almak için ÇAMBAŞINI değil, teleferikli BOZTEPEYİ tercih ediyor. Ben ayda iki-üç kez çıkıyorum. Boztepe’ye çıkanların çoğu da benim yaptığımı yapıyordur.
Gelen giden Valiler, Belediye Başkanları bunlara bağlı olarak Millet vekilleri hele ki Bakanlar neden bu işlere bakmazlar ki ?
Bu iş ne ne icattır ne de buluş. Var ya büyük Bakanımız. NUMAN KURTULMUŞ hem de Turizm Bakanı…
Ağlamayan meme vermezlermiş. İşte biz ağlıyoruz, verin bizim mememizi, görelim sizi…
Bakalım ne verecekler ?
ÖYLE GÖRMEK İSTİYORUZ YAYLALARIMIZI…