Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam
KAHRAMAN YILMAZ
Köşe Yazarı
KAHRAMAN YILMAZ
-
 

GİDEN GİDENE

    Yürüme insanlarda, bir yaşında başlar.     Kimi hızlı gider kimi yavaşlar.kiminde diktir, kiminde eğik başlar.     Bayan bay, yaşlı genç, gece demez, gündüz demez, yürürde yürür...     Kimi sağa, kimi sola, mola veriri yürür. ama nere?..     Amacına, hedefine ulaşacağı bir yere... ora nere?..     Bu insanların böyle her gün, oraya buraya sağa sola, durmadan yürüdüklerini merak edenler Nasrettin Hocaya sorarlar: Hocam:     -Bu insan her gün durmadan, sağa sola, öne arkaya yürüyor. Neden hepsi aynı  yöne gitmiyor?     Hocada onlara:     -Be gafiller, hepsi aynı yöne gitseler, dünyanın dengesi bozulur, yıkılmaz mı?..     Şimdi gitmiyorlar da ne oluyor, dünyanın düzeni ve de dengesi bozulmuyor mu?..     Bu AMERİKA denen  devlet yok olmadıkça, ne dünyada düzen kalır, nede ahrette...     Yolda giden telaşlı bir bayana sordum:     -Nereye böyle telaşlı gidiyorsun?     Bayan bana:     -Belediye işçi alacakmış, saat ikide sınav var, sınava gidiyorum. Dedi. Bende:     -Tahsiline?..     -Üniversiteyi  bitirdim, matematik öğretmeniyim. iki senedir atamadılar. bende perişanım ailemde. belki kazanır işe girmiş olurumda, ailemde, bende biraz rahat etmiş olur5uz.     Acıdım haline. ben üzülerek, elli lira vermek istedim, o sıkılarak, utangaç, ihtiyaç var ya aldı. teşekkür ederek gitti.     Telefon numarasını almıştım. durumunu sordum. imtihanı kazanmış. mülakat mı ne varmış orada kaybetmiş.     Ağlayarak telefonu kapattı.     Kahvede oturuyordum, hallerinden, çok perişan bitkin, üzüntülü oldukları belli idi.     Çay, su bile içmeden kendi kendilerine bir şeyler, sessiz, sakin konuşuyorlardı. merak ettim, yanlarına gittim. sordum durumlarını, ikisi de aynı imtihana girmişler, yüksek puanlarda almışlar, onlarda MULAKAT  bataklığına batmışlar.     İkisi de yüksek tahsilli.     Çay söyledim içtiler.     Karnınız aç mı dedim. utandılar söylemeye. Belli açtı. aldım lokantaya getirdim.           Çok mutasıp olup, memnun kaldılar. bizden bu kadar.     Taşıma suyla değirmen dönmez, derler.     Değirmeni kim döndürecek suyu bol?     Kim olacak DEVLET ve belediyeler.     Bol su nereden gelecek? AMERİKADAN.     Ya gelmezse?..     İşte o zaman, kimin nereye, nasıl gittiği hiç de bilinmez. devran GİDEN GİDENE döner.  
Ekleme Tarihi: 30 Aralık 2017 - Cumartesi

GİDEN GİDENE

    Yürüme insanlarda, bir yaşında başlar.
    Kimi hızlı gider kimi yavaşlar.kiminde diktir, kiminde eğik başlar.
    Bayan bay, yaşlı genç, gece demez, gündüz demez, yürürde yürür...
    Kimi sağa, kimi sola, mola veriri yürür.
ama nere?..
    Amacına, hedefine ulaşacağı bir yere...
ora nere?..
    Bu insanların böyle her gün, oraya buraya sağa sola, durmadan yürüdüklerini merak edenler Nasrettin Hocaya sorarlar: Hocam:
    -Bu insan her gün durmadan, sağa sola, öne arkaya yürüyor. Neden hepsi aynı  yöne gitmiyor?
    Hocada onlara:
    -Be gafiller, hepsi aynı yöne gitseler, dünyanın dengesi bozulur, yıkılmaz mı?..
    Şimdi gitmiyorlar da ne oluyor, dünyanın düzeni ve de dengesi bozulmuyor mu?..
    Bu AMERİKA denen  devlet yok olmadıkça, ne dünyada düzen kalır, nede ahrette...
    Yolda giden telaşlı bir bayana sordum:
    -Nereye böyle telaşlı gidiyorsun?
    Bayan bana:
    -Belediye işçi alacakmış, saat ikide sınav var, sınava gidiyorum. Dedi. Bende:
    -Tahsiline?..
    -Üniversiteyi  bitirdim, matematik öğretmeniyim. iki senedir atamadılar. bende perişanım ailemde. belki kazanır işe girmiş olurumda, ailemde, bende biraz rahat etmiş olur5uz.
    Acıdım haline. ben üzülerek, elli lira vermek istedim, o sıkılarak, utangaç, ihtiyaç var ya aldı. teşekkür ederek gitti.
    Telefon numarasını almıştım. durumunu sordum. imtihanı kazanmış. mülakat mı ne varmış orada kaybetmiş.
    Ağlayarak telefonu kapattı.
    Kahvede oturuyordum, hallerinden, çok perişan bitkin, üzüntülü oldukları belli idi.
    Çay, su bile içmeden kendi kendilerine bir şeyler, sessiz, sakin konuşuyorlardı. merak ettim, yanlarına gittim. sordum durumlarını, ikisi de aynı imtihana girmişler, yüksek puanlarda almışlar, onlarda MULAKAT  bataklığına batmışlar.
    İkisi de yüksek tahsilli.
    Çay söyledim içtiler.
    Karnınız aç mı dedim. utandılar söylemeye. Belli açtı. aldım lokantaya getirdim.      
    Çok mutasıp olup, memnun kaldılar. bizden bu kadar.
    Taşıma suyla değirmen dönmez, derler.
    Değirmeni kim döndürecek suyu bol?
    Kim olacak DEVLET ve belediyeler.
    Bol su nereden gelecek? AMERİKADAN.
    Ya gelmezse?..
    İşte o zaman, kimin nereye, nasıl gittiği hiç de bilinmez. devran GİDEN GİDENE döner.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve afisgazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

betine giriş betine giriş