Evet yine köşemde eskilere gideceğiz… Yine eskiden kalan zamanla saygısızlık olarak algılanan çat kapı misafirlik.
☘
Eskiden hatırlıyorum da telefon kullanımı bu kadar yaygın olmadığı için mi yoksa kimsenin kimseden bir çekincesi olmadığı için mi bilemiyorum ama ne güzel misafirlik kültürümüz vardı.
☘
Çat kapı gittiğimiz evlerde, güler yüzle karşılaşmanın vermiş olduğu huşu içinde otururduk dostlarla…
☘
Ev sahibine vermiş olduğumuz bir kötü telaş yoktu mesela, giderdik çat kapı misafirliğimize…
☘
Önceden haberdar edip ev sahibini yorgun bir telaşa sürüklemezdik.
☘
Şimdi ise öyle mi oluyor… Neredeyse bir hafta önceden haber verdiğimiz ev sahibi bir telaşa giriyor.
☘
Evini temizleme, planlarını değiştirme ve ya çay ikramlıkları hazırlama telaşı içinde oluyorlar, oluyoruz.
☘
Gittiğimiz misafirlikte de fark ederiz ki ev sahibinin vermiş olduğu bu telaş onu yorgun kılıp sohbetten alıkoyuyor.
☘
Sen onun yorgunluğu gördükçe de içtiğin çaydan haz alamıyorsun.
☘
Giderdik çat kapı misafirliğe, ev dağınıkmış, kuru bir çaymış bunların bir önemi olmaksızın keyfimize bakardık.
☘
O çay ne anlamlara geliyor aslında, bir kuru çay demek de uygun olmaz.
☘
Eskilerden hatırladığım bir alışkanlıkta çay misafirlerin gelişinden bayağı bir sonra demlenirdi. Nedeni ise misafire çayını iç ve hemen git izlenimi vermesin diye.
☘
Sohbetler edilirken çay, pasta, börek telaşı olmazdı sohbetin içerisinde…
☘
Çat kapı gitmek güzeldi zahmetsiz olurdu misafirin gelişi de gidişi de. Şimdi herkesin bir çalışma hayatı var çat kapı gitsen ne olacak ki… Gittiğin o kapı duvar olduktan sonra…
☘
Yine de eskilerin tadı başkaydı… Eskileri güzel hatırlamak dileğiyle kalın sağlıcakla…