Hayır, geniş kapsamlı bir kelime olup yapılan her türlü meşru iş be eylem,faydalı amel ve iyiliklere denir.  Şer ise bunun zıttı olup zararlı ve meşru olmayan yasak olan şeyler demektir. Diğer bir ifade ile Yüce Rabbimizin rızasına uygun amel ve faaliyetlerimiz hayır, Allah’ın rızasına uygun olmayan eylem ve davranışlarımız ise şerdir.Müslümanlar, cehâlet, menfaatperestlik ve ihmâlkârlık gibi çeşitli sebeplerle kendi yaşayışlarında fire verip mes’ûliyetlerini unuttuğu ve hislerin menfaatperestliğe dönüştüğü zamanlarda, toplumda çürümeler meydana gelir. Bu çürüme ve çöküntüler zamanla etrâfa yayılarak kendi kendine nezih bir hayat yaşamaya gayret eden insanları da zamanla içine alır. Yâni başlangıçta engel olunmayan bir şer ve kötülük, daha sonra önü alınamaz hâle gelerek yaygınlaşır ve böylece iyi yada kötü olsun bütün insanlar bunlardan zarar görür. Bu hazîn hâlin netîcesinde ise, insanlar, yavaş yavaş toplu helâkin eşiğene doğru sürüklenirler. Nitekim bu gerçek, âyet-i kerîmede şöyle ifade edilir:“Öyle bir fitneden sakının ki o, içinizden sadece zulmedenlere erişmekle kalmaz (herkesi perişan eder). Biliniz ki, Allâh’ın azâbı şiddetlidir.” (el-Enfâl, 25) Allah’ım bu uyarısı sebebiyle Müslümanlar, üzerlerine düşen vazîfe ve mes’ûliyetleri yerine getirmede son derece dikkatli olmalı ve bu düzensiz ve ahlaksız yaşayış tarzına ve gidişatına son vermek için bütün gayretini göstermelidir.Giyim ve kuşam mevsimlere göre olmaz,Kitabi olması gerekir.Ticaret haram helali gözetmeksizin yapılamaz.Bu konuda insanları hakka ve adalete davet etme için  büyük bir gayret içine girmek gerekir.Günah bataklığına saplananları günah çukurundan kurtarma noktasında üzerine yapması ve hayra anahtar, şerrre kilit olunması gerekir. Allah Resulü )sav) bir hadislerinde“İnsanlardan öyleleri vardır ki hayrın anahtarları, şerrin de kilitleridirler. Öyle insanlar da vardır ki şerrin anahtarları, hayrın kilitleridirler. Ne mutlu Allah’ın hayra anahtar kıldığı kimselere! Yazıklar olsun şerrin anahtarı/öncüsü olanlara.!Hadiste hayır ve şer işleme ve bunlara öncülük yapma hususunda insanların iki kısma ayrıldıklarını görüyoruz: Kimi insanlar vardır ki hayra anahtar, şerre kilittirler. Başka bir ifade ile onlar hayra açık, şerre kapalıdırlar, ellerindeki anahtarlar da hayırlı anahtarlardır, hep hayır kapılarını açarlar, şer kapılarını kaparlar. Onlar hayır yapmaktan, hayır işlemekten mutlu olurlar. Onun için Yüce Rabbimizin: “Rabbinizin mağfiretine/günahlarınızı bağışlamasına ve genişliği göklerle yer arası kadar olan cennete koşun.O,takva sahipleri için hazırlanmıştır”emrine uyarak hep hayır hususunda koşarlar, koşuştururular bu uğurda gayret göstermekten yorulmazlar ve asla yılmazlar.hiçbir engelde tanımazlar. Bir defasında resulüllah ashabı ile birlikte namaz vaktini beklemekteydi. Derken,bir grup insan çıka geldiler.Her halinden belliydi İhtiyaç sahibi oldukları ve Onların bu durumunu görence Resulullah’ın yüzü değişti Namazdan sonra herkesin imkanı ölçüsünde yardımda bulunmasını istedi ve  Akabinde azımsanamayacak miktarda yardım toplandı. Bu manzara karşısında sevinçten yüzü parlayan Rahmet Peygamberi şöyle buyurdu:“Her kim güzel bir davranışa vesile olursa, hem kendisi sevap kazanır,hem de ona yapanlar vesile olanlar sevap alırlar. Aksine kötü Çeverê vesile olanlar da bu günaha ortak olurlar. Ancak hayatta öyle durumlar karşımıza çıkar ki hakkımızda hayırlı mı hayırsız mı olduğunu kavrayamayız. İşte bu nedenledir ki, sürekli bir teslimiyet içerisinde Rabbimizden her şeyin hayırlısını dilemeliyiz ve hayırsız olanlardan yine O’na sığınmalıyız.  Bir müslüman hayırda yarış noktasındaki Durumu H.z Ebu Bekir’in, Hz Osman’ı o kadar hayır işledim Hazreti Osman’ı geçemedim diye gıpta etmesini örnek almaması gerekir. Hz.Ömer kişi bir ihtiyaçdan dolayı size el aşmışsa, sakın onu geri çevirmeyin önce Allah’a gitmiştir, Allah da sizleri imtihan etmek vesilesiyle o kişiyide sizlere göndermiştir. hayır yapılırken herkesin  gönlüne ve gücüne göre olmalıdır. Bu, kimine göre gönül almak, kimine göre şehir kurmak, medeniyet inşa etmektir. bazen yolunu kaybetmiş birine yol göstermek, bazen de boynu bükük bir garibin ümidi olabilmektir. Kimi zaman da hayrın anahtarı,darda olan kardeşlerimize duada gizlidir.  Hayrın en basiti ise yoldan gelip geçenlere zarar veren bir unsuru yoldan kaldırmaktır.Hayra az veya çok vesile olmak bitmez tükenmez ecir ve sevap çeşitleridir(Maide 2)  Ayet bizleri Rabbimizin rızasına ulaştıracak her türlü düşünceye,söze ve işe yönlendirmek hayrın anahtarı olmaya ve Buna karşılık, Rabbimizin gazabına neden olacak şeylerden uzak durmak ve uzaklaştırmak ise şerre kilit olmaktır. “Hayır, hazineler dolusudur. O hazinelerin de bir takım anahtarları vardır.Ne mutlu Allah’ın hayra anahtar, şerre kilit kıldıklarına. Yazıklar olsun şerre anahtar, hayra kilit olanlara! Bunu da bazı yolları vardır:Hayırlı hizmetleri sadece desteklemekle kalmayıp, bu hizmetlere öncülük ve anahtar olalım.Hayır peşinde koşalım ki, hayırla anılalım. İyilik ve güzellikleri çoğaltalım ki güzel olan her şeye kavuşalım. Bunu yaparken eylemimiz, Allah Resulü”nün buyurduğu gibi olması gerekir:”Bir kötülük görüyorsanız! Onu elinize değiştirin. buna gücünüz yetmiyorsa dilinizle söyleyin.Buna da engel olamıyorsanız,o kişiye buğzedin. Bu uygulamalamarlarla bir yere varılmıyorsa artık bizlerin yapacağı başka bir yolu yoktur. Allahım! Bizleri hayra anahtar orman odasında Öncülüks edenlerden eyle,Şerre karşı kilit eyle.İnandığını yaşayanlardan eyle. Allah’ım bizlere doğru söyleyen,seni zikreden sana teslim olan bir olmayı nasip eyle