- Baba beni şimdi, iyi dinle vede doğru bir AKIL ver.
- Oğlum, seni iyi dinlerimde doğru akıl ben veremem.
- Sen veremessn kim verecek be baba?
- Okumuşlar, yazmışlar, amir, memur olmuşlar, makamlara konuşlar... Verir oğlum.
- Ben onları bilmem, tanımam, verdikleri akılada inanmam, Onlar doğru akıl vermezler, kendi bildikleri, gazeli okurlar. Benim gazele değil, akıla ihtiyacım var.
- Anladım oğlum, söylee bakalım, nasıl AKIL istiyorsun, Bildiğim kadar söyleyeyim?..
- Bak baba, şimdi benim, işim gücüm yok ama tam (18) yaşına girdim. Devlet beni, adam yerine koydu. ADAM. Anladın mı baba?
- Anlamadım oğlum, ADAMLIK, yaş inmeylemi olur, okuyarak, binmeyle mi?..
- Ben inmeden, binmeden anlamam baba. 16 Nisanda, gösterecem boyumu, kullanacam OYUMU anladın mı?
- Yo hiç anlamadım. Ne OYU, ne boyu bu?
-Boy benim boyum. Oyda EVETMİ, HAYIR mı?
- Oğlum bu senin sorunun mu?
- Evet bu baba,sorunu. Bildiğin kadar, bilgi ver bakalım
- Daha önce, söyledimya, öyle bilgileri, amirler, memurlar, büyük büyük, makamlara gelenler, bilir bilmez verir. Dediklerinde dediktir. Git onlardan akıl al.
- Onların verdikleri akıla benim ihtiyacım yok baba. Senin aklına ihtiyacım var.
- Benim aklımda gıt oğlum. Sana verecek kadar yok. 16 Nisanda kullanmayacakmısın?
- Tam olarak bu konuda, bilgim olmadığı için kararsızım oğlum.
- Neden baba?
- Bak oğlum doksan yaşını aştım, ne günler gördüm ne günler!..
- Özlü anlatsana baba.
- Kısaca özlü, anlatayım. Bizim gençliğimizde insanlar arasında, SEVGİ, saygı, dostluk, arkadaşlık, bir güven vardı. Yurttada SULH vardı, cihandada.
- Şimdi yokmmu baba? Yoksa, nasıl yokm oldularr?..
- O zamanlar, iktidarda tek parti vardı CUMHURBAŞKANI, ATATÜRK'tü. Ondan sonra İSMET İNÖNÜ oldu. Yurttada sulh vardı, cihanda da... Ondan sonra, çok partili yaşam başladı. Hepsi silindi gitti.
- Söyle baba, BABA olarak şimdi ben ne yapmalıyım?
- Beni dinleyecek olursan, bırak oğlum, öylesi vesveseli işleri, kendine etme dert. Diledğin gibi OYUNU kullan, ya HAYIR de ya EVET. Atalarda ne demiş
<< Sabrın sonu, selamet.>> Bana göre durum böyle.
- Sağol baba, senin gösterdiğin yolda, sağa sola sapmadan yoluma devam edeceğim. Her baba böyle, senin gibi olsa, ülkemiz kalmaz yaya, bizde çıkarız aya.
- Oğlum ülkemiz için OYLAR, hayırlı olur inşallah . Hep beraber bakacağız, nasıl olacak?..
Anasayfa
Yazarlar
KAHRAMAN YILMAZ
Yazı Detayı
Bu yazı 1737+ kez okundu.
HAYIR MI DİYEYİM EVET Mİ
- Baba beni şimdi, iyi dinle vede doğru bir AKIL ver.
- Oğlum, seni iyi dinlerimde doğru akıl ben veremem.
- Sen veremessn kim verecek be baba?
- Okumuşlar, yazmışlar, amir, memur olmuşlar, makamlara konuşlar... Verir oğlum.
- Ben onları bilmem, tanımam, verdikleri akılada inanmam, Onlar doğru akıl vermezler, kendi bildikleri, gazeli okurlar. Benim gazele değil, akıla ihtiyacım var.
- Anladım oğlum, söylee bakalım, nasıl AKIL istiyorsun, Bildiğim kadar söyleyeyim?..
- Bak baba, şimdi benim, işim gücüm yok ama tam (18) yaşına girdim. Devlet beni, adam yerine koydu. ADAM. Anladın mı baba?
- Anlamadım oğlum, ADAMLIK, yaş inmeylemi olur, okuyarak, binmeyle mi?..
- Ben inmeden, binmeden anlamam baba. 16 Nisanda, gösterecem boyumu, kullanacam OYUMU anladın mı?
- Yo hiç anlamadım. Ne OYU, ne boyu bu?
-Boy benim boyum. Oyda EVETMİ, HAYIR mı?
- Oğlum bu senin sorunun mu?
- Evet bu baba,sorunu. Bildiğin kadar, bilgi ver bakalım
- Daha önce, söyledimya, öyle bilgileri, amirler, memurlar, büyük büyük, makamlara gelenler, bilir bilmez verir. Dediklerinde dediktir. Git onlardan akıl al.
- Onların verdikleri akıla benim ihtiyacım yok baba. Senin aklına ihtiyacım var.
- Benim aklımda gıt oğlum. Sana verecek kadar yok. 16 Nisanda kullanmayacakmısın?
- Tam olarak bu konuda, bilgim olmadığı için kararsızım oğlum.
- Neden baba?
- Bak oğlum doksan yaşını aştım, ne günler gördüm ne günler!..
- Özlü anlatsana baba.
- Kısaca özlü, anlatayım. Bizim gençliğimizde insanlar arasında, SEVGİ, saygı, dostluk, arkadaşlık, bir güven vardı. Yurttada SULH vardı, cihandada.
- Şimdi yokmmu baba? Yoksa, nasıl yokm oldularr?..
- O zamanlar, iktidarda tek parti vardı CUMHURBAŞKANI, ATATÜRK'tü. Ondan sonra İSMET İNÖNÜ oldu. Yurttada sulh vardı, cihanda da... Ondan sonra, çok partili yaşam başladı. Hepsi silindi gitti.
- Söyle baba, BABA olarak şimdi ben ne yapmalıyım?
- Beni dinleyecek olursan, bırak oğlum, öylesi vesveseli işleri, kendine etme dert. Diledğin gibi OYUNU kullan, ya HAYIR de ya EVET. Atalarda ne demiş
<< Sabrın sonu, selamet.>> Bana göre durum böyle.
- Sağol baba, senin gösterdiğin yolda, sağa sola sapmadan yoluma devam edeceğim. Her baba böyle, senin gibi olsa, ülkemiz kalmaz yaya, bizde çıkarız aya.
- Oğlum ülkemiz için OYLAR, hayırlı olur inşallah . Hep beraber bakacağız, nasıl olacak?..
Ekleme
Tarihi: 28 Mart 2017 - Salı
HAYIR MI DİYEYİM EVET Mİ
Yazıya ifade bırak !
Bu yazıya hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.