Adıgüzel: “TÜRKİYE İSTİLA ALTINDA”

CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel; “Mülteci istilası altındayız. Bu ülke Ortadoğu'nun ve Asya'nın mülteci kapısı haline sokuldu” dedi.

Türkiye’de mülteci ve sığınmacı krizi giderek büyüyor. Sosyal medyada neredeyse her gün paylaşılan görüntülerde binlerce mülteci ve sığınmacının ülke sınırları içerisine girdiği görünüyor. Çoğu  vatandaş ise durumdan şikayetçi olduğunu her fırsatta belirtiyor. Konuyu değerlendiren ve çarpıcı açıklamalarda bulunan CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Türkiye’nin dört bir taraftan istila altında olduğunu söyleyerek, şu ifadelere yer verdi; “Büyük bir mücadelenin tarafıyız. Biz sadece bu topraklardaki halk için mücadele etmiyoruz. Bu toprakların bizatihi kendisi için ve dahi üzerinde yaşayan her şey için, ağaçlar, kuşlar dağlar, dereler için mücadele ediyoruz. Ülkemiz her anlamda istila altında. Ekonomik istila altında. Saray ve çevresindeki küçük bir mutlu azınlık için, tüm halk kendi vatanında parya durumunda, açlık ve sefalete doğru sürükleniyor. İkincisi ülkemiz maden kartelleri, siyanür ve sülfürik asit çeteleri tarafından işgal altında. Sadece Ordu'nun yüzde 74'ü maden alanı ilan edilmiş, bazı ilçelerimizin yüzde yüzü yani tamamı maden alanı ilan edilmiş durumda” dedi.   “Önümüzdeki günlerin  en büyük problemi” Adıgüzel; “Bu ülke Ortadoğu'nun ve Asya'nın mülteci kapısı haline sokuldu. Nüfusumuzun azımsanmayacak bir oranı bu topraklara ait olmayan insanlardan oluşuyor, oluşturuluyor. Güney sınırlarında birçok ilçe ve il merkezinde neredeyse çoğunluğu kaybetmek üzereyiz. Hükümet bunlara bir çözüm üretmek yerine Suriye örneğinde olduğu gibi bizzat bu işin birinci  derece sorumlusu. Hem komşu bir ülkenin içişlerine müdahale ederek adeta bu mülteci akınına davetiye çıkardı ve bugüne kadar bu işi açıkça destekledi. Hem de halen daha bu işi çözmek için bir çözüm üretmeye niyeti yok. Daha dün Erdoğan,  İdlib'de Suriyelilere konut yaptırmaktan,  yollarını asfalt yaptırmaktan bahsediyordu. Kendi ülkesinin ilçe ve kasaba köy yolları at yürüyemeyecek halde iken yollarını yapmayan, başında bir dam olmayan camı çerçevesi olmayan kapısı olmayan aileler varken, çocuklar soğuktan hastalanıp ölürken kendi ülke insanına ayrılmayan kaynaklar, sırf bir algı adına başka ülkelere heba ediliyor. Önümüzdeki günlerin en büyük problemi Türkiye'nin bu demografik yapısı ve mülteci sorunu olacak. Küçük hesaplar peşinde ülkeyi bir bilinmeze doğru sürükleyenlerin, önümüzdeki seçimlerde hesaba çekileceği ilk konulardan biri de bu mülteci sorunu olacaktır” dedi.   Haber: Emrah Gemicioğlu