YAĞLI ZAMLAR VATANDAŞI YAĞSIZ BIRAKACAK

Türkiye Üretici Köylü Sendikası (Tüm Köy Sen) Ordu Şube Başkanı Zekai Sağra, ''Bu tarım politikası değişmediği takdirde yakında parayla bile ayçiçek yağı alamayız. Böyle giderse ayçiçek yağı, korona aşısı gibi bulunmaz Hint kumaşı olacak'' dedi

Son dönemlerde ayçiçek yağına arka arkaya gelen zamlar Türkiye’nin gündeminde. Bu kapsamda Posta ve Telgraf Teşkilatı'ndan (PTT) ayçiçek yağı ve temel gıda ürünlerindeki zamlara yönelik bir hamle yapılmış ve PTT kooperatiflerle satış ortaklığına giderek internet üzerinden indirimli yağ satışı yapacağını duyurmuştu. Vatandaşlar ise bunun gerçek bir çözüm olmadığını belirterek, gelen zamlara tepki gösterdi. Durumu değerlendiren Tüm Köy Sen Ordu Şube Başkanı Zekai Sağra ise, ''Gıda ve tarım ürünlerine artan ihtiyaçlar, ekolojik dengeye yapılan müdahaleler sonucu küresel ısınmadan kaynaklı üretim fiyatlarının artmasında en önemli etkenlerden biri oldu'' dedi. Sözlerini sürdüren Başkan Sağra, şu ifadelere yer verdi; ''Ülkemizdeki başta ayçiçek yağı ve diğer sıvı yağlardaki anormal fiyat artışları belirttiğim sebeplerin dışında, tarımsal ürün ithalatının önünün açılması da bu konuda büyük bir etkendir. Ayrıca içerideki girdilerin; tohum, gübre ve mazot başta olmak üzere, dünyada benzeri görülmedik oranlarda artması ülke üreticisini üretimden koparmasının bir sonucudur. Evlerimizde kullandığımız yağ başta olmak üzere, en iddialı olduğumuz tarımsal ürünlerde bile ithalatçı durumda olmamız, hükümetin ülke tarımını dünya gıda ve tarım tekellerine bilinçli bir proje çerçevesinde terk etme politikasının doğal ve beklenen bir sonucudur'' dedi.     ''Tarım politikası değişmez ise daha kötü durumlara düşeriz'' Başkan Sağra; ''Tarımda izlenen bu politika devam ettiği sürece bu durum diğer ürünlerde de aynı sonucu doğuracak, bunun olumsuz sonuçlarını ise üretici ve dar gelirli tüketici çekecektir. Kaldı ki hükümetin tarım bakanı geçtiğimiz dönemlerde 'Tarımı ya şirketler yapacak ya da üretici köylü şirketleşecek' demişti. Böylesi bir mantıkla yönetilmek istenen bir tarımda, üreticinin üretim yapıp, geçimini temin etmesi asla beklenemez. Örneğin, yağlık zeytin de yüzde 33 olan maliyet artışının ürüne yüzde 265 olarak yansıdığını görüyoruz. Yine ayçiçeği konusunda da dışa bağımlılık, dolar kurundaki yükselme, gübre ve mazottaki fiyat artışları da üreticileri üretemez hale gelmiştir. Uygulanan alım politikaları da tarım tekellerinin eline bırakılınca bugünkü karşılaştığımız durum kaçınılmaz bir şekilde karşımıza çıkmıştır. Bu durumdan sadece üreterek ve üreticileri destekleyerek kurtulabiliriz'' dedi.