Emekli maaşlarına zam açıklaması
Ekonomi
(HABER MERKEZİ) - |
04.05.2023 - 10:55, Güncelleme:
04.05.2023 - 10:55 2918+ kez okundu.
Emekli maaşlarına zam açıklaması
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, çalışma hayatına ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bilgin, 7 bin 500 liranın üzerinde maaş alan emeklilere ilişkin kademeli zam planını Temmuz ayında uygulamaya koyacaklarını kaydetti.
Bakan Bilgin, emekli maaşlarına yapılan zamma ilişkin sorulan soru üzerine, “Depremden sonra bizim dosya dosya Meclis’e intikal ettirdiğimiz konular vardı. Son hazırlıklarımızdan biri de 7 bin 500 liranın üzerinde maaş alan emeklilere ilişkin kademeli zam planlamıştık. Bunları inşallah Temmuz ayında uygulamaya sokacağız. Bu düzenleme ile ilgili kapsamlı bir şekilde ayrıntılı bir çalışma yaptık. Prim ödeme, prim gün sayısı çok az olan yaklaşık 450 bin insan var. Devlet onlara ‘sizin de bir geliriniz olsun’ diye maaş bağlamış. Biz 7 bin 500 TL yapınca onlar da o rakama çıktı ama 6-7 bin TL maaş alanlarla ilgili farklılaştırmış bir yansıtma oranlarıyla onları dikkate alan bir değerlendirmeyi Temmuz'da yapacağız. Temmuz ayında zaten bir düzenleme yapmamız gerekiyor o konuyu da onun içerisinde ele alacağız. İntibak deyince teknik olarak bizim anladığımız şu; sigorta primi ödeyenler bir tarihte ödemelerini durdurmuş ve sistem dışına çıkmışlar. Onlar şu anda sisteme dönmek istiyor. Onlardan şöyle bir talep var; ‘Yeniden dönelim bizim intibakımızı yapın ama durdurduğumuz güne göre yapın’. Bu doğru değil tabii ki. Biz durduğumuz günün değil güncellenmiş fiyatlarla intibaklarını gerçekleştiririz. Prime dayalı bir emeklilik düzeni olması lazım. Dolayısıyla prim ödemeden emeklilik sistemini sürdürmek mümkün değil ama güncellenmiş fiyatlarla olursa intibak yolu açık” ifadelerini kullandı.
“Tek Tip Sigortalılık Ancak Kapsamlı Bir Reformla
Mümkün Olabilir”
Tek tip sigortalılığın mümkün olup olmadığı ile ilgili soru üzerine ise Bilgin, şöyle konuştu: “Maliye ile ilgili kayıtlardan sosyal sigortalar sistemine girmek mümkün değil. O maliyeyle, vergiyle ilgili bir düzenlemedir. Prim gününe esas olacak şeyin çalışma hayatıyla ilgili bir kaydı, sigorta sistemine müracaatı, öyle bir kayıt varsa da o tarihte çalıştıklarını gösteren belgeler bizim için önemlidir. Onunla bize müracaat ettikleri takdirde geriye doğru işlem yapabiliriz. Ellerinde öyle bir belge, iş akdini gösteren bir belge yoksa gerçekleştirmemiz beklenemez. Çok farklı zamanlarda çok farklı iş statülerinde işe girenler var. Şu anda Türkiye'de istihdam edilen insanların sayısı 31 milyonu aştı. 31 milyon insan içerisinden geriye doğru baktığınız zaman sistem içinde farklı uygulamalar da var onların hepsinin tek tipleştirilmesi mümkün değil. Fakat kapsamlı bir reformla bunlar arasında eş güdüm sağlayarak prim farklılıklarını da standardize ederek yapılabilir."
“Birinci Dereceye
Gelebilen Herkesin 3600’e Sahip Olması Gerekir”
Bakan Bilgin, 3600 ek gösterge konusunun başta belli meslek gruplarına dönük bir çalışma olduğunu kaydederek, “Biz bunu genişlettik. Birçok meslek grubunu kapsama aldık. Bir de hiç göstergesi olmayan personel vardı onlara da ek 600 puan vererek işe başladık. Fakat orada bir eksik kaldı onu tamamlayamadık. O da birinci dereceye gelebilen herkesin 3600'e sahip olması gerekir. Onu yetiştiremedik onu da yetiştireceğiz inşallah" diye konuştu.
“Taşeron İle İlgili Yeni Bi
Düzenlemeyi Hazırladık”
Taşeronların bütün detaylarını çalıştıklarını belirten Bilgin, "Asıl işte taşeron çalıştırılamaz. Direğe çıkan adam enerji yapıyor onun yerine taşeron olmaz, yerin altında taşeron olmaz. Bunu kesin bir kurala bağlayan yeni bir düzenlemeyi hazırladık dosyasız hazırdı ama deprem bize süre kaybettirdi meclisin çalışmamasından dolayı oraya son gün de geçici işçileri yetiştirebildik ve o sorunu çözdük" ifadesini kullandı.
“Asgari Ücretten Verginin Kaldırılması Devrim
Niteliğinde Bir Olaydır”
Bakan Bilgin, Türkiye'de enflasyonun düştüğünü fakat fiyatların düşmediğini söyleyerek, şöyle devam etti: “Enflasyon fiyat artış hızının düşmesi ama fiyatlar yüksek. Bu fiyatların ücretler üzerindeki olumsuz etkisini kırmak için elimizde demokratik sistemin iki kurumu var. Birisi toplu sözleşmeler, diğeri de asgari ücrettir. Asgari ücretin özelliği en alt düzey ücret olmasıdır, daha aşağı ücret olmaz. Demokratik sosyal hukuk devleti böyle bir kural koymuş ve biz de bunu yaklaşık 60 yıldır uyguluyoruz. Biz burada tarihsel olarak büyük bir adım attık. Rahmetli Ecevit çalışma hayatının ilk çalışma bakanıdır. Ne iş yapmıştır çok unutulmaz bir çalışma bakanıdır. Neden toplu sözleşme düzenini ilk uygulayan çalışma bakanı olduğu için. Onunla ilgili yönetmelikleri prosedürleri falan. Onun içindir ki Başbakan hastaneye yattığı zaman Zonguldak'tan işçiler geldiler elbiseleri ile hem tabutunun başında daha sonra hem hastanede önünde saygı duruşunda bulundular. Sonra Ecevit başbakan oldu hükümet programına koydu ama yapamadı. Neydi o asgari ücreti vergi dışı bırakamadı ki bunu kimse bırakamadı. Bunu biz 1,5 yıl önce gerçekleştirdik. Bu çalışma hayatında gerçekten devrim niteliğinde bir olaydır. Biz öğrencilik günlerimizde çok eylemli bir dönemde öğrenci oldum. Bir grup arkadaşımızla fabrika duvarına asgari ücretten vergi alınmasın diye yazı yazdık. Bunu oraya yazarken asgari ücretten verginin kaldırılmasının benim çalışma bakanlığıma nasip olacağını bilemezdim. Bunun maliyeti yaklaşık 90 milyar TL. Sadece onunla kalmadı bütün ücretlilerin asgari ücret düzeyinden vergi alınmadığı bir uygulama gerçekleştirdik. Biz Ocak ayında asgari ücreti 8 bin 500 TL yaptık. Hayat pahalılığı ücretleri aşındırıyor. Geçen yıl da Temmuz'da düzenleme yapmıştık. Şimdi rakamla ilgili bir şey söylemeyeyim. Orada fiyat artışlarını fiyatların genel seviyesini ve ücretlerin reel alım gücünü ölçen parametrelerimiz var ona göre değerlendiriyoruz."
“Ev Hanımları Emeklilik Hakkı Elde Etsinler İstiyoruz”
Ev hanımlarının emekliliğine ilişkin soru üzerine Bilgin, “Ev hanımlarının emekli olması için sigortaya müracaat etmeleri gerekiyor. Gönüllü olarak kendileri başvurduğu takdirde onların primlerinin büyük bir bölümünü devlet karşılayacak. Dolayısıyla ev hanımları evde çocuklarla da uğraşırken emeklilik hakkı elde etsinler istiyoruz. Bu modern toplumda emeklilik hakkı sadece işverene bağlı olarak değil gönüllü olarak da kazanılabilecek bir haktır. Onun için Türk devleti bunu göze almıştır ve o farkı devlet ödeyecek” cevabını verdi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, çalışma hayatına ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bilgin, 7 bin 500 liranın üzerinde maaş alan emeklilere ilişkin kademeli zam planını Temmuz ayında uygulamaya koyacaklarını kaydetti.
Bakan Bilgin, emekli maaşlarına yapılan zamma ilişkin sorulan soru üzerine, “Depremden sonra bizim dosya dosya Meclis’e intikal ettirdiğimiz konular vardı. Son hazırlıklarımızdan biri de 7 bin 500 liranın üzerinde maaş alan emeklilere ilişkin kademeli zam planlamıştık. Bunları inşallah Temmuz ayında uygulamaya sokacağız. Bu düzenleme ile ilgili kapsamlı bir şekilde ayrıntılı bir çalışma yaptık. Prim ödeme, prim gün sayısı çok az olan yaklaşık 450 bin insan var. Devlet onlara ‘sizin de bir geliriniz olsun’ diye maaş bağlamış. Biz 7 bin 500 TL yapınca onlar da o rakama çıktı ama 6-7 bin TL maaş alanlarla ilgili farklılaştırmış bir yansıtma oranlarıyla onları dikkate alan bir değerlendirmeyi Temmuz'da yapacağız. Temmuz ayında zaten bir düzenleme yapmamız gerekiyor o konuyu da onun içerisinde ele alacağız. İntibak deyince teknik olarak bizim anladığımız şu; sigorta primi ödeyenler bir tarihte ödemelerini durdurmuş ve sistem dışına çıkmışlar. Onlar şu anda sisteme dönmek istiyor. Onlardan şöyle bir talep var; ‘Yeniden dönelim bizim intibakımızı yapın ama durdurduğumuz güne göre yapın’. Bu doğru değil tabii ki. Biz durduğumuz günün değil güncellenmiş fiyatlarla intibaklarını gerçekleştiririz. Prime dayalı bir emeklilik düzeni olması lazım. Dolayısıyla prim ödemeden emeklilik sistemini sürdürmek mümkün değil ama güncellenmiş fiyatlarla olursa intibak yolu açık” ifadelerini kullandı.
“Tek Tip Sigortalılık Ancak Kapsamlı Bir Reformla
Mümkün Olabilir”
Tek tip sigortalılığın mümkün olup olmadığı ile ilgili soru üzerine ise Bilgin, şöyle konuştu: “Maliye ile ilgili kayıtlardan sosyal sigortalar sistemine girmek mümkün değil. O maliyeyle, vergiyle ilgili bir düzenlemedir. Prim gününe esas olacak şeyin çalışma hayatıyla ilgili bir kaydı, sigorta sistemine müracaatı, öyle bir kayıt varsa da o tarihte çalıştıklarını gösteren belgeler bizim için önemlidir. Onunla bize müracaat ettikleri takdirde geriye doğru işlem yapabiliriz. Ellerinde öyle bir belge, iş akdini gösteren bir belge yoksa gerçekleştirmemiz beklenemez. Çok farklı zamanlarda çok farklı iş statülerinde işe girenler var. Şu anda Türkiye'de istihdam edilen insanların sayısı 31 milyonu aştı. 31 milyon insan içerisinden geriye doğru baktığınız zaman sistem içinde farklı uygulamalar da var onların hepsinin tek tipleştirilmesi mümkün değil. Fakat kapsamlı bir reformla bunlar arasında eş güdüm sağlayarak prim farklılıklarını da standardize ederek yapılabilir."
“Birinci Dereceye
Gelebilen Herkesin 3600’e Sahip Olması Gerekir”
Bakan Bilgin, 3600 ek gösterge konusunun başta belli meslek gruplarına dönük bir çalışma olduğunu kaydederek, “Biz bunu genişlettik. Birçok meslek grubunu kapsama aldık. Bir de hiç göstergesi olmayan personel vardı onlara da ek 600 puan vererek işe başladık. Fakat orada bir eksik kaldı onu tamamlayamadık. O da birinci dereceye gelebilen herkesin 3600'e sahip olması gerekir. Onu yetiştiremedik onu da yetiştireceğiz inşallah" diye konuştu.
“Taşeron İle İlgili Yeni Bi
Düzenlemeyi Hazırladık”
Taşeronların bütün detaylarını çalıştıklarını belirten Bilgin, "Asıl işte taşeron çalıştırılamaz. Direğe çıkan adam enerji yapıyor onun yerine taşeron olmaz, yerin altında taşeron olmaz. Bunu kesin bir kurala bağlayan yeni bir düzenlemeyi hazırladık dosyasız hazırdı ama deprem bize süre kaybettirdi meclisin çalışmamasından dolayı oraya son gün de geçici işçileri yetiştirebildik ve o sorunu çözdük" ifadesini kullandı.
“Asgari Ücretten Verginin Kaldırılması Devrim
Niteliğinde Bir Olaydır”
Bakan Bilgin, Türkiye'de enflasyonun düştüğünü fakat fiyatların düşmediğini söyleyerek, şöyle devam etti: “Enflasyon fiyat artış hızının düşmesi ama fiyatlar yüksek. Bu fiyatların ücretler üzerindeki olumsuz etkisini kırmak için elimizde demokratik sistemin iki kurumu var. Birisi toplu sözleşmeler, diğeri de asgari ücrettir. Asgari ücretin özelliği en alt düzey ücret olmasıdır, daha aşağı ücret olmaz. Demokratik sosyal hukuk devleti böyle bir kural koymuş ve biz de bunu yaklaşık 60 yıldır uyguluyoruz. Biz burada tarihsel olarak büyük bir adım attık. Rahmetli Ecevit çalışma hayatının ilk çalışma bakanıdır. Ne iş yapmıştır çok unutulmaz bir çalışma bakanıdır. Neden toplu sözleşme düzenini ilk uygulayan çalışma bakanı olduğu için. Onunla ilgili yönetmelikleri prosedürleri falan. Onun içindir ki Başbakan hastaneye yattığı zaman Zonguldak'tan işçiler geldiler elbiseleri ile hem tabutunun başında daha sonra hem hastanede önünde saygı duruşunda bulundular. Sonra Ecevit başbakan oldu hükümet programına koydu ama yapamadı. Neydi o asgari ücreti vergi dışı bırakamadı ki bunu kimse bırakamadı. Bunu biz 1,5 yıl önce gerçekleştirdik. Bu çalışma hayatında gerçekten devrim niteliğinde bir olaydır. Biz öğrencilik günlerimizde çok eylemli bir dönemde öğrenci oldum. Bir grup arkadaşımızla fabrika duvarına asgari ücretten vergi alınmasın diye yazı yazdık. Bunu oraya yazarken asgari ücretten verginin kaldırılmasının benim çalışma bakanlığıma nasip olacağını bilemezdim. Bunun maliyeti yaklaşık 90 milyar TL. Sadece onunla kalmadı bütün ücretlilerin asgari ücret düzeyinden vergi alınmadığı bir uygulama gerçekleştirdik. Biz Ocak ayında asgari ücreti 8 bin 500 TL yaptık. Hayat pahalılığı ücretleri aşındırıyor. Geçen yıl da Temmuz'da düzenleme yapmıştık. Şimdi rakamla ilgili bir şey söylemeyeyim. Orada fiyat artışlarını fiyatların genel seviyesini ve ücretlerin reel alım gücünü ölçen parametrelerimiz var ona göre değerlendiriyoruz."
“Ev Hanımları Emeklilik Hakkı Elde Etsinler İstiyoruz”
Ev hanımlarının emekliliğine ilişkin soru üzerine Bilgin, “Ev hanımlarının emekli olması için sigortaya müracaat etmeleri gerekiyor. Gönüllü olarak kendileri başvurduğu takdirde onların primlerinin büyük bir bölümünü devlet karşılayacak. Dolayısıyla ev hanımları evde çocuklarla da uğraşırken emeklilik hakkı elde etsinler istiyoruz. Bu modern toplumda emeklilik hakkı sadece işverene bağlı olarak değil gönüllü olarak da kazanılabilecek bir haktır. Onun için Türk devleti bunu göze almıştır ve o farkı devlet ödeyecek” cevabını verdi.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) ve diğer ajanslar tarafından eklenen tüm haberler, sitemizin editörlerinin müdahalesi olmadan ajans kanallarından çekilmektedir. Bu haberlerde yer alan hukuki muhataplar haberi geçen ajanslar olup sitemizin hiç bir editörü sorumlu tutulamaz...
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.