Türkiye'nin Tek Mikoloğu Uyardı: "Ordu’da Hazineler Çürümeye Terk Ediliyor”

Bu kapsamda Mikolog Jilber Barutçiyan; “Ordu'da ve ülkenin birçok noktasında büyük bir mantar potansiyeli var. Bu potansiyel iyi değerlendirilirse ve mantarlar ekonomiye kazandırılırsa Avrupa ve dünya pazarında önemli bir rol oynayabiliriz ama maalesef bu değerli  mantarların büyük bir kısmı ormanlarda çürüyüp heba oluyor” dedi. Ordu'nun bir mantar cenneti olduğunu ifade eden Barutçiyan, Ordu'da yetişen ve bölge halkının ‘tavuk mantarı’ olarak isimlendirdiği mantar çeşidinin dünyadaki en lezzetli mantar türlerinden biri olduğunu ifade etti. Ordu ve civar bölgelerin çok çeşitli mantar türlerine ev sahipliği yaptığının altını çizen mantar uzmanı Barutçiyan; ''Ordu'da ve Türkiye'nin birçok yerinde büyük bir mantar potansiyeli var. Bu potansiyel iyi değerlendirilirse ve mantarlar ekonomiye kazandırılırsa Avrupa ve dünya pazarında önemli bir rol oynayabiliriz. Dünya genelinde 2 milimetreden büyük olan ve makro mantarlar olarak tanımlanan mantarların yaklaşık 120 bin türü tanımlanmış durumda. Türkiye, mantar zengini bir ülke ve yaklaşık 12 bin tür makro mantar bulunuyor. Ama maalesef bu değerli ve güzel mantarların büyük bir kısmı ormanlarda çürüyüp boşa gidiyor'' dedi.

“Doğru bilinen yanlışlar var”

Mantarlarla ilgili olarak halk arasında doğru bilinen yanlışların olduğuna dikkat çeken Barutçiyan; ''Ordu'da ve birçok yerde sütü olan mantar zehirli değildir gibi bir inanış var ancak bu doğru değil. Ya da böcek yiyorsa biz de yiyebiliriz diye düşünülüyor. Bunlar çok tehlikeli ve ölümcül sonuçlar doğurabilir. Sütü olan ya da böceklerin yediği zehirli mantar türleri de mevcut. Hem Ordu'da hem de dünyanın birçok yerinde bu tarz mantarlara çok sık rastlanıyor. Bildiğiniz bir mantar olsa bile tüketmeden önce mutlaka bir uzmana sorun. Mantar zehirlenmeleri bazen ölümcül olabilir, çok dikkatli olunması gereken son derece hassas bir konu'' dedi.

“Zehirsiz olduğunu anlamak çok zor”

Barutçiyan, mantarların zehirli ya da zehirsiz olduğunu anlamak için hiçbir teknik ya da metod bulunmadığını belirterek, sözlerine şöyle devam etti; "En öldürücü mantarlarda ilk iki gün belirti de olmaz. Bu mantarlar ilk 48 saat belirti vermez" dedi.

''Mantar toplarken naylon poşet kullanmayın''

Barutçiyan, doğada toplanan mantarların  asla naylon poşet içine konmaması gerektiğine dikkat çekti. Dünyanın en değerli ve güzel mantarının bile bozulduğu andan itibaren zehirli olduğunu belirten Barutçiyan; "Mantarlar çok çabuk bozulan organizmalardır. 48 saatten sonra zehirlenmelere yol açabilir. Hava almayan ortama giren mantarlar acilen bozulur. Mantar sepette toplanır. Kültür mantarları özel naylon poşetlerde satılıyor. Kültür mantarı özellikle her zaman marketten alabileceğiniz bir mantar. Hiç saklamayın. Mantarı pişirin, pişirdikten sonra saklayın. Ama pişirdikten sonra da çok uzun süre saklamayın. Süt ürünleri gibi düşünün, kolay bozulan bir organizma'' dedi. 

“Zirai tarım ilaçlarından olumsuz etkileniyor”

Barutçiyan; ''Özellikle fındık bahçelerinde ve tarım alanlarında kullanılan kimyasal ilaçlar mantar türlerini olumsuz anlamda etkiliyor. Bu ilaçların yoğun olarak kullanıldığı yerlerde birçok mantar türünde azalma oluşabiliyor. Bu da dikkat edilmesi ve bilinçli olunması gereken bir konu'' dedi. Doğada kendiliğinden yetişen yabani mantarların mümkün olduğunca yıkanmayacağını ve içine su kaçan mantarların bozulmaya başlayacağını belirten Barutçiyan, sözlerine şöyle devam etti; “Yabani mantarın mecbur kalınıp yıkanması halinde ise sudan çıkarılır çıkarılmaz pişirilmesi gerekiyor” dedi. Mantarların bilinenin aksine besin değerinin olmadığını, çok az miktarda protein içerdiğini ve sindiriminin çok zor olduğunu da anlatan Barutçiyan, "Haftada yarım kilodan fazla mantar yenilmemesini tavsiye ediyoruz. Mantarlar sadece ağız tadı için yeniyorlar" dedi.

Mikolog Jilber Barutçiyan kimdir?

Jilber Barutçiyan, Türkiye’de arkeoloji eğitimi aldıktan sonra 1984 yılında İsviçre’ye gitti. İsviçre’de amatör olarak mantarcılığa başlayan Barutçiyan, İsviçre Sağlık Bakanlığı’nın onayından geçmiş bir mikolog yani mantar bilimcidir. 20 yılı aşkın bir süre boyunca, mantarlar konusunda çeşitli kurs, seminer ve arazi faaliyetlerine katıldı. Üyesi bulunduğu İsviçre Mantar Uzmanları Kuruluşu’nun (VAPKO) diplomasını 2006 yılında aldı. Kişilerin topladığı mantarları kontrol etme, her türlü mantar ticaretinde sertifika yazma ve kurs verme yetkisi kazandıran bu sertifika, dünyada sadece İsviçre Sağlık Bakanlığı tarafından veriliyor. Uzun yıllar sağlık sektöründe çalışan Barutçiyan, Avrupa’nın birçok ülkesinde yabani mantar toplamanın neredeyse milli bir spor kabul edildiğini, sadece İsviçre’de 2 bin civarında kulüp bulunduğunu, İtalya, İspanya ve Fransa’da federasyonlar oluştuğunu söylüyor. Barutçiyan, Türkiye’ye döndüğünde ise yabani mantar zengini bölgeleri gezmeye başladı. 

Özel Haber: Emrah Gemicioğlu