Konuyla ilgili Ordu Sağlık-Sen tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yerildi; ''1 milyonu sağlık ve sosyal hizmet çalışanı olmak üzere, 3 milyon kamu çalışanı ve 2 milyon kamu emeklisinin gözü kulağı doğal olarak bu masada olacak. Şu da bir gerçek ki bedel ödeyenlerin, can kurtarmak için can verenlerin, gecesini gündüzüne katanların, yıllardan beri mali, özlük ve sosyal hakları noktasında hep görmezden gelinen sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının gözü – kulağı çok daha yüksek bir şekilde bu masada olacak. Sağlık-Sen olarak, onlardan almış olduğumuz güçle, yetkili sendika olarak masadaki yerimizi alarak, sorunların çözümü, haklı taleplerin kabul görmesi için tüm gücümüzle mücadele edeceğiz. Sağlık çalışanlarının yıllardır çözüm bekleyen, pandemi süreciyle de adeta bellerini büken pek çok sorununu, bu çerçevede değerlendirmek lazım. Açıkça söylemek gerekirse, pandemi sürecinde herkesin bir defa daha farkına vardığı güçlü sağlık sistemini, çalışanlarının kangren hale gelen sorunlarıyla yarınlara taşımak mümkün değildir. Şu gerçeği başta siyasi irade olmak üzere herkesin kabul etmesi gerekir; kurumları, sistemleri ayakta tutan ne modern binalardır ne de teknolojik donanımlardır. Kurumlara, sistemlere vatandaşa hizmet noktasında can veren fedakar çalışanlardır. O halde bu çalışanların sorunlarının tez elden çözülmesi gerekir…. haklı talep ve beklentilerinin acilen karşılanması gerekir. Öbür türlü fedakarlığın, adanmışlığın, kahramanlığın bir yere kadar olduğu unutulmamalıdır. Son pandemi sürecinde yaşananları, başta siz değerli basın mensupları olmak üzere 84 milyon vatandaşımız an be an takip etti. hala da devam ediyor. Can kurtarmak için can verdi resmen sağlık çalışanları… cephenin en önünde var güçleriyle mücadele ettiler, hemşiresinden doktoruna, 112 görevlisinden teknikerine tüm sağlık çalışanları, üzerlerine düşeni hakkıyla yaptılar, yapmaya da devam ediyorlar. O halde vakit, son iki yıldır hemen herkesin “hakları ödenmez” dedikleri sağlık çalışanlarına haklarını ödeme vakti… artık sorunlarını kökten çözme vakti… toplu sözleşme masasını, çözümün parçasına dönüştürme vakti. Sağlık çalışanlarının hakkını teslim etmek, mali-özlük ve sosyal haklarındaki sorunları ortadan kaldırmak için daha fazla beklemeye de gerek yok. Salgın tehlikesi ortadan kalkmış değil. sağlık çalışanlarının yüklerini hafifletmek, yüzlerini güldürmek kamu idaresinin sorumluluğundadır. Hep söylüyoruz, aslolan; çalışanın, emek verenin, alın teri akıtanın yani sağlık çalışanının memnuniyetidir. Öncelikle geçtiğimiz Pazartesi günü Memur-Sen olarak tüm kamu çalışanları adına teklifte bulunduğumuz hususları sizlerle paylaşmak istiyorum. 2022 yılı için 21 zam, 2023 yılı için 17 zam, 2022’de 3, 2023’de 3 refah payı, 600 TL seyyanen zam, Emeklilerde olduğu gibi bayram ikramiyesi, 3 ayda bir 134 TL olarak ödenen Toplu Sözleşme ikramiyesinin 2022’de 450 TL, 2023’te 540 TL olarak ödenmesi, 3600 ek gösterge vaadi bir an önce hayata geçirilmeli! Saymış olduğum bu talepler elbette sağlık çalışanları için de geçerli. Bunların haricinde sağlık çalışanları adına teklifte bulunduğumuz bazı önemli maddeleri de şu şekilde sıralamak istiyorum. Sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının ek ödemeleri en az 40 oranında artırılmalı ya da özel hizmet tazminatları 40 puan artırılmalı. Nöbet ücretleri en az 50 oranında arttırılmalı! 4/b süresiz sözleşmeli personeller ile vekil ebe/hemşireler ve kamu görevlisi olmayan aile sağlığı çalışanları 3+1 statüsüne geçirilmeli. Gelir vergisi 15’i aşmamalı. Tüm sağlık çalışanlarına 2022 yılı için 500 TL, 2023 yılı için 650 TL giyecek yardımı verilmeli. Sağlık – Sen olarak tüm bu maddelerin kabul görmesi için masada mücadelemize devam edeceğiz'' denildi.