DALGALAR BALIKÇILARI PERİŞAN ETTİ

Balıkçıların yaşadığı zorluklara değinen Başkan Yar, konuyla ilgili şu ifadelere yer verdi; “Yıllardır ihtiyaç doğrultusunda yapılan balıkçı çekekleri ve barınakları maruz kaldıkları kuvvetli fırtınalar sebebiyle zarar görmektedir. Ne yazık ki bu durum  balıkçılarımıza çoğunluğu maddi olmak üzre manevi yönden de zararlar vermektedir” dedi.    “Ülke ekonomisine de zarar veriyor”   Sözlerine devam eden Başkan Yar, şu ifadelere yer verdi; “Bu çekek ve barınakları devletimizin yaptırdığını da göz önünde bulundurursak eğer devletimize de büyük zarara uğramaktadır. Yıllardan beri süre gelen işin ehline danışmamak ve de yaptırmamak ülke ekonomisine zarar verdiği yetmiyormuş gibi bir de tamirat için harcanan paralar da cabasıdır. Ben ömrünü denizlerde çürütmüş bir balıkçı olarak soruyorum; siz sayın yetkililer hangi dahi sizlere akıl verdi de çekekleri 5 metre, barınakları 6 metre, limanları  ise 7 metre yapıyorsunuz. Soruyorum sizlere; genel bir fırtına patlak verdiğinde oluşan 5-6 metrelik dev dalgalar kıyılara yönelirken ‘burası çekek ya da barınak, buraya fazla baskı yapmayalım’ diye aralarında muhabbet mi ediyorlar zannediyorsunuz. Bırakın o dalgaların baskı yapmasını, o dalgakıranlara ulaşan 5-6 metrelik dalgaların geri çekilmesini beklemeden, geriden gelen diğer dalgalar öndeki dalganın yükseltmiş olduğu bölgeden 1-2 metre daha yüksek olarak çekek ya da barınakların içini tarumar  etmektedir” dedi.   “Alınması gereken tedbirler bellidir”   Sözlerine devam eden Başkan Yar, şu ifadelere yer verdi; “O kadar uyarıya rağmen  ne yazık ki bu doğa olayını fark etmeyen bilir kişiler, yeni yapılan balıkçı korunaklarında bir değişiklik yapmıyorlar. Yıllarımı deniz üzerinde harcamış bir balıkçı olarak barınakların en büyüğü olan limanda da aynı dalga baskı yapıyor ve en küçüğü balıkçı çekeğine de aynı dalga baskı yapıyor. Bu nedenle liman, barınak, çekek ayrımı yapmadan dev dalgalara uygun barınaklar yapmalıyız. Boyu kısa olsun ama yükseklik dev dalgaların aşamayacağı tek boyutta olsun ki bu gibi maddi ve manevi zararlara bir daha uğramayalım. Ben yaptım oldu ilkesi ile hareket etmek hem mala hem cana mâl olmaktadır. Herhangi bir yerin amiri, başkanı, şefi ya da sorumlusu olmak konunun ehli olmak anlamına gelmez. Bu gibi kitleleri ilgilendiren konularda da gurur yapılmaz. Araştırmadan, soruşturmadan özellikle işin ehline sormadan hiçbir işin temeli sağlam olmaz” dedi.   Özel Haber: Emrah Gemicioğlu