El emeği, göz nuru kendi yaptığı çeşitli takıları ve aksesuarları Altınordu’daki küçük tezgahında satan Birsen Ataç, bu işe deprem korkusunu yenmek için başladığını ifade ederek, şunları söyledi; “Herkesin bu hayatta bir korkusu vardır. Benimki de deprem korkusu. 1999 depreminde psikolojim bozuldu. 2014’te Ordu’ya geldik çünkü burası deprem bölgesi değil. Ama burada da korkularım devam etti ve terapi amaçlı takı yapmaya başladım. Daha sonra ortaya baya ürün çıkmaya başladı ve ben de yaptıklarımı satmaya başladım. Yani şimdi hem terapi yapıyorum hem de ekmek paramı çıkarıyorum. Zaten yaptığım ürünleri de çok cüzi fiyatlara satıyorum” dedi.
“Kahramanmaraş depremi korkumu yeniden ortaya çıkardı”
Sözlerine devam eden Birsen Ataç, şu ifadelere yer verdi; “Bilindiği gibi şubat ayında ülkemizde büyük bir deprem felaketi yaşandı ve binlerce insan hayatını kaybetti. Kahramanmaraş ve diğer illerde büyük acılar yaşandı ve yaralar hala sarılmaya devam ediyor. Bu depremleri ben de herkes gibi haberlerden takip ettim ve o yıkılan binaları, insanların acılarını yüreğimde hissettim. Deprem travmam yeniden oluştu. Ben de bu korkumla takı yaparak başediyorum. Günde ortalama 2-3 tane bileklik yapıyorum. Dediğim gibi amacım sadece kafamı boşaltmak ve korkularımı aklıma getirmemek” dedi.
Özel Haber: Emrah Gemicioğlu