Son dönemlerde özellikle Ordu’da da sıkça görülmeye başlanan kahverengi korkarca tehlikesi giderek büyüyor. Konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan TZOB Yönetim Kurulu Üyesi ve Perşembe Ziraat Odası Başkanı Arslan Soydan, kahverengi kokarcaların yoğun bir şekilde görüldüğünü belirterek, şu ifadelere yer verdi; “Bu zararlıyla mücadele yapılmadığı sürece fındıkta kalite ve verim kayıpları yaşanır. İlk olarak 2018’de tespit edilen kahverengi kokarcaların Gürcistan üzerinden ülkemize giriş yaptığı biliniyor. Kahverengi kokarcalar sonbahar ve kışı; evlerimizde, samanlık ve depo gibi kapalı ve korunaklı alanlarda geçiriyor. Şu anda birçoğumuz evlerimizin balkonlarunda, pencerelerde, çatılarda ve samanlıklarda kahverengi kokarcaları çok yoğun bir şekilde görüyoruz zaten. Kahverengi kokarcalar kış öncesi, çetin hava şartlarında hayatta kalacakları ve kışı atlatacakları yerlere yerleşmeye başladı. Bu kapsamda da ilk tercihleri evlerimiz oluyor. Bu noktada yapmamız gereken şey çok basit. Bu gördüğümüz kahverengi kokarcalara müdahale ederek, çoğalmalarını önleyebiliriz. Çünkü sonbahar ve kış bittikten sonra bu zararlılar, yeniden fındık bahçelerine döneceklerdir. Hava sıcaklıkları ilkbahardan sonra 17-18 derecelere çıktıktan sonra kahverengi kokarcalar, bahçelerde yeni doğan fındıklara temas etmeye başlayacaktır. Bu temas sonucu da fındıkta bir zarar oluşacaktır. Yani fındık doğumu gerçekleşmesine yakın, bir defaya mahsus kimyasal ilaçlama yapılması da gerekiyor. Tabii bu çok bilinçli bir şekilde yapılmalıdır” dedi.
“Kimyasal mücadele neden önemli?”
Kahverengi kokarcalara yönelik yapılması gereken kimyasal mücadelenin, fındık doğumunun hemen ardından uygulanması gerektiğini belirten Soydan, "Bu kapsamda fındık kurdu ilacını uygularken fındık doğumu gerçekleştiği zamanlarda ilaçlamaları düzgünce yapmak gerekiyor. Çünkü bunun zararı farklı fındığa temas ettiği anda fındıkta çürümelere, tat değişimine ve harmana geldikten sonra depo ömrünü kısalttığını da net olarak görüyoruz. Mücadele yapılmadığı zaman kalite, verim ve depo ömrünü olumsuz etkiliyor. Fındık ürününe hasar veriyor. Fındıkta dökülmeleri, yok olmaları tetikliyor ve kayıplara yol açıyor. Ayrıca belirttiğim gibi fındığın tadını da değiştirerek kaliteyi de olumsuz etkiliyorlar. Kahverengi kokarcalar, fındıkta çürümeye bile sebep olabiliyor” dedi.
“Samuray arı ile mücadele yöntemi uzun bir süreç”
Sözlerine devam eden Soydan, şu ifadelere yer verdi; “Samuray arısı, kahverengi kokarcanın yumurtalarıyla beslenen ve o yumurtaların yerine kendi yumurtlarını yerleştiren bir arı türü. Kahverengi kokarcalarla mücadele etmenin en iyi yöntemlerinden biri de samuray arıları. Bu konuda devlet destekli bir çalışma ve proje olacak. Tabii bu mücadele yöntemi kısa vadede her tarafa yayılacak bir yöntem değil, zaman isteyen bir mücadele yöntemi. En az 5 yıllık bir süreç gerekiyor ama bu sürecin sonunda da fındıktaki kahverengi kokarca sorununun büyük ölçüde giderildiğini göreceğiz. Bununla ilgili olarak tüm yetkili kurumlar çalışmalarını sürdürüyor” dedi.
Özel Haber: Emrah Gemicioğlu