Adıgüzel, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Fındık fiyatı hükümet tarafından açıklandı. Ordu fındığı için kilosu 82.5 lira fiyat verdiler. Fındığın maliyeti ziraat odaları ve serbest ziraat mühendisleri tarafından 85 lira olarak açıklandı. Yani maliyetin altında kalan bir fındık fiyatından bahsediyoruz. Bu fiyat üreticinin fiyatı değildir. Bu fiyat Türkiye'nin fiyatı değildir. Bu fiyat doğrudan Ferrero’nun fiyatıdır. Geçen yıl 53 lira fiyat açıkladı. Erdoğan bir hafta sonra İtalyan kartel Ferrero kendi fiyatını açıkladı. 5₺ aşağıdan 48 lira yani geçen yıl Erdoğanı bile takmadı baktık. Erdoğan bu yıl yeniden ihtilafa düşmeyeyim diye geçen yıl Ferrero’ya ayar vereceğine bu yıl Ferrero Erdoğan'a ayar vermiştir. Erdoğan bu yıl farklı beklense Ferrero’nun fiyatını açıklamıştır. Şimdi bazı kişiler bundan memnun olduğuna dair açıklamalar yapıyorlar. Ünye Ticaret Borsası Başkanı bir açıklama yapmış ‘Fındığı Avrupalı 100 liradan fazla yemez. Bu fiyat iyi bir fiyat’ demiş. Şimdi ben size burada Avrupa’nın kaşığı yediğini göstermek istiyorum. Bu elimdeki rakamlar internet sayfalarında kabuklu olarak 21 euro olduğunu bakın burada iç fındık olarak da 48 euroya kadar yani kabuklu 24 euroya kadar fiyat aldığını gösteriyor. Bugünkü euro kurundan 600 lira demektir. Şimdi önce Ünye Ticaret Borsası Başkanı bu 82.5 liraya aldığı ve geçen yılda 43 lira aldığı fındığı yurtdışına 300 liraya satacak. Tabii ki memnun olacak arkadaşlar. Şimdi Avrupalı yemez diyor ya Avrupalı yiyor ama biz yiyoruz bu çünkü onun güzel fiyatı değil. Tarım bakanı Ordu’ya gelmiş bu fiyatın iyi fiyatı olduğunu söylüyor. Ordu’nun da çok büyük imkanları olan yani aslında ekonomik gücü olarak da yüksek olan ve birçok yatırım yaptığını söylüyor. Eğer öyle idiyse, niye Ordu milli gelirde en sonlarda niye bu koca Büyükşehir Türkiye'den yeterince pastasını alamıyor? Fındığın üçte birini üreten, dünyaya tamamen ihraç olan bir ilde ve arıcılığın başkenti olan ilde kivinin başkenti olan ilde bu kadar imkanları olan bir ilde neden bu il Türkiye'den milli geriden hakkını alamıyor? Bundan bunlar sorumlu değil mi? Şimdi fındık iyi bir fiyat ya Tarım Bakanı sen hiç o sayılarda Kotana Deresinde, Nara Deresinde fındığın dalından tuttun mu? Sen hiç patozun tozundan yuttun mu? Sen hiç bahçelerinde ayakta durabildin mi? Sen bugüne kadar ne zaman fındık bahçesine vardın bu insanlar bahçelerde bu fındığı hangi şartlarda topluyor, ne kadar masraf ediyor? Bunun maliyeti nedir hiç bunları biliyor musun da konuşuyorsun. Fındıktan bir haber olan Tarım Bakanı Ordu’ya gelecek fındık için iyi fiyat verdim diye sokakta yürüyecek. Bunda arkadaşlar Ordu’nun insanları, çiftçiler siz de suçlusunuz. Bu insanlar gelip bunları söylediği zaman sokakta bunları söyletmez etmeniz lazım. Yürümez etmeniz lazım. Şimdi diyeceksin ki sen ev sahibisin o misafir arkadaşlar hırsızdan misafir olur. Yani hırsız doğrudan çalmak zorunda değil hırsıza yardım yataklık yapan da hırsızın kendisidir” dedi.
“Geçen sene 13 ekmek alırken bu sene 11 ekmek alınıyor”
Sözlerine devam eden Adıgüzel; “Bu fiyat Ferrero'nun fiyatıdır. Maalesef AK Parti'nin Genel Başkanı Erdoğan da Ferrero’nun Türkiye komiseridir. Çünkü bu fiyatı açıklamıştır. Ferrero’nun hakkını salmıştır. Üreticinin hakkını savunmamıştır. Şimdi ben size bu fiyat iyi diyen geçen yıl aynı diyen kişilere karşı hesaplar vereceğim arkadaşlar. Geçen yılki fındık fiyatıyla 13 ekmek alınıyordu. Şimdiki fındık fiyatıyla aynı ekmek şu andaki piyasa fiyatıyla 11 ekmek alınabiliyor 2 ekmek eksik. Arkadaşlar domates 12’den 30’a çıktı. Geçen yıl 4.5 kilo şimdi 2 kilo 750 gram soğan geçen yıl 7.5 kilo bu yılki fiyatla bu yılki soğan fiyat fındık fiyatı 4.5 kilo patates 6.5’dan 5.5 kiloya, limon 5 kilodan 4 kiloya düşmüş, kiraz 659 gram daha aşağı düşmüş şimdi ben size soruyorum: 1 ton fındık üreten bir üreticinin 2 bin 500 ekmeğini kim çaldı? Bin 750 kilo domates, 3 ton soğan, 1 ton patates, 1 ton limon ve 650 kilo kirazını kim çaldı? Bakın birebir aynı söylüyorum. Yani geçen yılın bu bahsettiğim ürünlerin fiyatıyla fındık taban fiyatıyla ne kadar alınabileceğini. Bu yıl ki fındık taban fiyatıyla ve piyasadaki bu ürünlerin fiyatıyla temel gıdalarının ne alınacağını ve üreticinin ne kadar kaybettiğini söylüyorum. Ferrero piyasa bozucu hareketleri ve rekabete aykırı hareketleri nedeniyle piyasada tekel oluşturması vasfıyla Rekabet Kurumu tarafından takibe alındı. Şikayet üzerine ben de daha önceden şikayet etmiştim iki defa. Daha sonraki Ordu Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın şikayeti üzerine takibe alındı. Geçen 3 kasım ayında arkadaşlar evrakını gösteriyorum bu evrakla orada sayı numarası var çok açıkça Rekabet Kurulu Ferrero buradan okumak istiyorum diyor ki. ‘Elde edilen bilgi ve yapılan tespitler sonucu 3 Kasım 2022 tarihli toplantıda müzakere edilen Rekabet Kurulu bulguları ciddi ve yeterli bulunarak Ferrero Fındık İhracat Ticaret AŞ. hakkında soruşturma açılmasına karar verildi.’ Net arkadaşlar. Şimdi ben burada soruyorum bir kamu görevlisi hakkında soruşturma açıldığında görevden el çektirilir geçici süreyle bir ticaret kurumu hakkında soruşturma açıldığında faaliyetlerine geçici süreyle karar verilene kadar ara verilir. Peki Türkiye'de çok açık belge ve tespitler tarafından tespit edilen Ferrero hakkında mademki şüpheler var ve soruşturma açılıyor, neden fındık alıp ticaret yapmasına Türkiye'de hala müsaade ediliyor? Soru çok net. Rekabet Kurulu tarafından yeterli ve ciddi şüpheli tespitler yapılarak soruşturma açılmasına karar veren Ferrero’ya, bugün Türkiye'de hala da fındık alım satımı izni veren hükümete soruyorum. Kardeşim bunu niye ve ne karşılığında yapıyorsunuz? Ferrero ile ne ilişkiniz var? Siz Türkiye komiseri misiniz? Sayın Erdoğan burada Rekabet Kurulu tarafından yapılan bu karara rağmen bu işler neden böyle devam ediyor. Görünen o ki bütün bu bulguların ışığında üreticinin hakkı yenmiştir. Üretici bahçeye yığılıp kalmıştır. Şu anda bugün bir TMO bir şey açıkladı diyor ki üreticilere sesleniyor. ‘Benim verdiğim fiyatın altında piyasaya götürüp mümkün mertebe fındık satmayın’ Arkadaşlar anlaşılır gibi değil. Çünkü şu anda üretici zaten piyasaya borçlu. Kardeşim bu ışkın parası, dip temizliği, gübre parası, ilaç parası, birçok yevmiye parası borç aldı şu anda manavlardan tüccarlardan bu borcu kim ödeyecek ne zaman ödeyecek Yani sen devlet olarak üreteceği önden para mı verdin de kredi mi verdin de bu insanlar gidecekti? Onlara para bu fındığı satmayacak yani zaten mecbur insanlar götürüp o manavlara vermeye kendi düşük fiyat vermesinin suçunu vatandaşa yükleme gayreti bu. Çünkü vatandaşa diyor ki bunun altındaki fındık satma iyi vatandaş okuluna çocuklarına alışveriş yapacak, düğün yapacak olan var, evine ekmek götürecek olan var. Dahası da bu kadar borç yapmış, daha fındık sezonu başlamadan bahçeye girmeden bunların parasını ödeyecek. Bu insanlar ne yapacak? Dolayısıyla tam onun yaptığı açıklama tamamen verdikleri düşük fiyatın altında şekillenirse şimdiden ön almak arkadaşlar ve size söylüyorum asla bu koşullarda 82.5 da olmayacak, daha da aşağıdan bir fiyat şekillenecek. Aynı geçen yıl olduğu gibi maalesef üretici bu yıl maliyetinin çok çok altında bir fiyatla karşı karşıya kalmıştır. Fakat o fiyattan da bu ürünü satması mümkün değildir. Bahçe bizim bahçe fındık bizim fındık zannediyorsunuz değil mi? Değil arkadaşlar o fındığın sahibi İtalyan Ferrero çünkü siz sadece kendi bahçemizde ancak yeğen ve ırgatlık parasını alabiliyorsunuz. Fındığın sahibi siz de kendi bahçenizde bile kendi ülkemizde maraba durumuna sokulmak. İşte Erdoğan sayesinde Ferrero’nun tamamen hakim olduğu bu fındık piyasasında bundan daha iyisi de zaten beklenemezdi” dedi.