Başkan Coşkun, açıklamasında şunları söyledi; “Dünya çapında 30-80 yaşları arasındaki tahminen 1,5 milyar yetişkin hipertansiyona (yüksek tansiyona) sahiptir ve bunların çoğu (üçte ikisi) düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşamaktadır. Hipertansiyonu olan yetişkinlerin tahminen yarısı bu duruma sahip olduklarından habersizdir. Hipertansiyonlu yetişkinlerin yarısından daha azı teşhis ve tedavi edilmektedir. Hipertansiyonu olan yaklaşık 5 yetişkinden sadece 1'inin hipertansiyonu kontrol altına alınmaktadır. Hipertansiyon, dünya çapında erken ölümlerin önemli bir nedenidir. Hipertansiyon (yüksek tansiyon), kan damarlarınızdaki basıncın çok yüksek (140/90 mmHg veya daha yüksek) olduğu zamandır. Yaygındır ancak tedavi edilmezse ciddi olabilir, ölüme neden olabilir. Yüksek tansiyonu olan kişiler, hiç bir şikayet duymayabilir, semptom hissetmeyebilir. Bilmenin tek yolu tansiyonunuzu ölçtürmek ve kontrol ettirmektir” dedi.
Yüksek tansiyona sahip olma riskini artıran şeyler şunlardır: Coşkun; “Yaşlılık, genetik faktörler, fazla kilolu veya obez olmak, fiziksel olarak aktif olmamak, yüksek tuzlu diyet ve çok fazla alkol almak” dedi.
Yüksek tansiyon riskini azaltan şeyler şunlardır: Coşkun; “Daha sağlıklı beslenmek, tütünü bırakmak ve daha aktif olmak gibi yaşam tarzı değişiklikleri kan basıncını düşürmeye yardımcı olabilir. Ama yine de bazı inatçı hipertansiyon vakalarında, bu yaşam değişikliklerine ilave olarak yine de bazı kişilerin hala tansiyon dengeleyici ilaç alması gerekebilir. Kan basıncı iki sayı olarak yazılır. İlki sistolik sayı, kalp kasıldığında veya attığında kan damarlarındaki basıncı temsil eder. İkincisi diyastolik sayı, kalp atışları arasında dinlendiğinde damarlardaki basıncı temsil eder. İki farklı günde ölçülen sistolik kan basıncının her iki günde ≥140 mmHg ve/veya her iki günde diastolik kan basıncının ≥90 mmHg olması durumunda hipertansiyon tanısı konulur” dedi.
Risk faktörleri : Coşkun; “Değiştirilebilir risk faktörleri arasında sağlıksız beslenme (aşırı tuz tüketimi, doymuş yağ ve trans yağlar açısından yüksek bir diyet, düşük meyve ve sebze alımı), fiziksel hareketsizlik, tütün ve alkol tüketimi ve aşırı kilolu veya obez olma yer alır. Değiştirilemeyen risk faktörleri, ailede hipertansiyon öyküsü, 65 yaş üstü ve diyabet veya böbrek hastalığı gibi eşlik eden hastalıkları içerir” dedi.
“Belirtiler değişebilir”
Coşkun; “Hipertansiyonu olan çoğu insan herhangi bir semptom hissetmez. Çok yüksek tansiyon baş ağrısına, bulanık görmeye, göğüs ağrısına ve diğer semptomlara neden olabilir. Kan basıncınızı ölçtürmek, hatta 24 saat holter ölçüm cihazı taktırıp, gün boyu kayıt altına aldırmak, kontrol ettirmek, yüksek tansiyonunuz olup olmadığını anlamanın en iyi yoludur. Herkesin tansiyon değerini adı soyadı gibi bilmesi lazımdır. Hipertansiyon tedavi edilmezse böbrek hastalığı, kalp hastalığı, beyin kanaması ve inme gibi diğer sağlık sorunlarına hatta ölüme neden olabilir. Haydi, bugün herkes tansiyonunu bir kez ölçtürsün. Daha sağlıklı bir damar ve vücut sağlığı için tansiyonunuzu hekiminize kontrol ettirin” dedi.