Özer, burada yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Bakanlıkta önem verdiğimiz okul öncesi eğitim, mesleki eğitimin güçlendirilmesi, öğretmenlerimizin desteklenmesi, her okula yatırım yapılması ve bütçe gönderilmesi ötesinde önemsediğimiz en önemli projelerden bir tanesi ise köy okullarının tekrar açılması ve Köy Yaşam Merkezleri olarak hizmet vermeye başlamasıydı. Bunu niye yaptık? Bunu şunun için yaptık; Covid-19 salgınından sonra insanlar yavaş yavaş metropollerden şehirlere, şehirlerden ilçelere, ilçelerden köylere doğru yavaş yavaş ters göçe talip olmaya başladılar. Kritik bir olay oldu tüm dünyada, özellikle Covid-19 salgınında gıda tedarik zincirlerinde çok ciddi travmalar yaşandı. Tarım, hayvancılık ve gıda enerji kadar kritik bir konuma yükseldi. Yani önümüzdeki yıllarda dünyada yaşanacak olan krizlerde gıda da en önemli maddeler arasında yer almaya başladı, o potansiyel ortaya çıktı. Biz bu hem geriye göç, hem gıda ile ilgili tarım ve hayvancılıkla ilgili bu potansiyeli değerlendirmek için köylerimizdeki okullarınızı atıl duran okullarımızı hızlı bir şekilde yeniden açmak için yola düştük. Bunu yaptığımız, karar verdiğimiz tarih 2022 yılının başları. Dedik ki sadece köydeki ilkokul, ortaokul ve anaokulunu açmayalım, farklı bir konsept yapalım. Aynı zamanda o okulların içerisinde halk eğitim merkezleri kuralım, sadece çocuklarımız değil aynı zamanda yetişkinlerimize de istedikleri kursu ayağına getirelim. Yani köydeki vatandaşımız halk eğitim kurslarına yararlanmak için şehre gelmek zorunda kalmasınlar, erişimi arttıralım. Onun için de ismine köy yaşam merkezi dedik” dedi.
“Cumhuriyet tarihinde ilk kez yetişkinlerle onların çocuklarını ve torunlarını aynı eğitim çatısı altında buluşturmaya başladık”
Özer; “2022 yılındaki hedefimiz 2 bin köy okulunu köy yaşam merkezine çevirmekti, şu anda 2 bin 671 köy okulunu hızlı bir şekilde bakım ve onarımdan geçirerek köy yaşam merkezine dönüştürdük. 2 bin 671 köy yaşam merkezinde tarımdan hayvancılığa, vatandaşlarımızın istemiş olduğu her türlü kurs aktif bir şekilde düzenlenmiş ve şu ana kadar bu köy okullarımızda köy yaşam merkezlerinde 170 bin 349 vatandaşımız bu kurslardan yararlanmış. 2023 yılının sonuna kadar Türkiye'deki tüm köy okulları açmayı taahhüt ettik. Milli Eğitim Bakanlığı olarak eğitimle ilgili önerileri diğer kesimlerin önerilerine baktığımız zaman tebessüm ediyorum ve keyif de alıyorum. Çünkü bizim yaptığımızı yapacağız diyorlar. Köy okullarını açacağız diyorlar, köy okulları açıldı zaten. Köy yaşam merkezleri çerçevesinde farklı bir konsepti de kurduk, OSB’lerin hepsine teknik liseler, kolejler kuracaklarını söylüyorlar, OSB’lerin hepsinde 2021 yılı sonunda merkezi eğitim merkezlerini kurduk. Diyorlar ki sigorta yapacağız zaten iş kazalarına ve meslek hastalıklarına karşı sigorta yapılıyor, yani aslında o kadar çok şey yapmışız ki, karşı politik olarak üretilen bir şey yok.
Gerçekten Cumhurbaşkanımıza tüm alanlarda minnettarım. Bu ülkenin hizmetle ilgili buluşmasında kitlesel bir şekilde, belli kesimlerde değil, hiçbir il ayrımı yapmadan, ilçe ayrımı yapmadan, mezhep ayrımı yapmadan her vatandaşımızın hizmetle buluşmasında son 20 yılda büyük mesafe kat edildi. Muhalefete de üzülmek lazım çünkü üretilebilecek bir şey yok. Yapılabilecek her şey yapıldı ve yapılmaya da devam ediyor. Ve onlar öyle kolay olmadı, dünya kadar kritik dönemeçlerden geçildi. Ekonomik müdahaleler, darbe girişimleri, uluslararası müdahalelerle tüm bunlara rağmen bu hizmetler yapıldı ve geçmişin yol açmış olduğu tüm travmalar ortadan kaldırılarak, bu günlere gelindi. Eğer o travmalar olmasaydı, o anti demokratik müdahaleler olmasaydı bugün Türkiye bambaşka bir noktada olurdu. Dün meslek liselerinin katsayı uygulamasıyla tarumar olmasının nedeni olanlar, bugün mesleki eğitim ile ilgili çözüm üretemezler. 2023 yılının sonuna kadar tüm köy okullarını açacağız Türkiye’de, Orduya bir istisna yapıyoruz şu ana kadar 29 tane köy yaşam merkezi açmışız, mahalle ve köylerimizdeki tüm köy okullarını Ordu için istisna yaparak mayıs ayının sonuna kadar açma kararı aldık” dedi.
“Korgan ve Kumru’da hizmet kapasitesi arttı”
Özer; “Tüm kabinedeki bakan arkadaşlarımızla, diğer kamu kurum ve kuruluşlarıyla yoğun bir temas halindeyiz ve her geçen gün sizlerle bir müjdeyi paylaşıyoruz. Bugün de sağlık alanında bir müjdeyi paylaşacağım. Korgan'a gittiğim zaman Korgan'da en büyük talep Korgan Hastanesinin D seviyesinin C seviyesine yükseltilmesiydi. Sadece Korgan'da değil, Kumru'yu da buna dahil ettik. Korgan ve Kumru'daki Devlet Hastanelerimiz D seviyesinden C seviyesine yükseltildi. Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca'ya desteklerinden dolayı çok teşekkür ederim. Artık Korgan ve Kumru'daki hizmetin kapasitesi, daha önce hizmet veremediği alanlarda hizmet verebilme kapasitesi artmış oldu. İnşallah sayın Bakanımız dişle ilgili de hastanemizin ihalesiyle ilgili süreçlerin başladığını ve kısa zaman içerisinde, aslında daha önceden olmuştu, ihaleye katılanlar olmamıştı. İnşallah bu mayıs ayı içerisinde tekrar ihaleye çıkılacağını da müjdesini verdi. Dolayısıyla sağlık alanında da iki ilçemizdeki hizmet kapasitesini bugün itibariyle artık çok daha farklı seviyede hizmet verme durumuna gelmesinin müjdesini sizlerle paylaşmak istedim” dedi.