Madde bağımlılığı temelde, vücudun işlevlerini olumsuz yönde etkileyen ve ilerlemesi durumunda da kişinin ölümüne dahi yol açabilen çok tehlikeli bir yönelimdir. Madde kullanımına dikkat çeken Başkan Coşkun, sözlerine şöyle devam etti; “Madde bağımlılığının en temel belirtisi kullanan kişi bile bunun çok zararlı olduğunu bildiği halde bu kötü alışkanlığı bir türlü bırakamamasıdır. Madde bağımlısı kişi , artık sonucun giderek kendisi için kötü olduğunu bilse bile, buna kendi iradesiyle ara vermeye çalıştığı takdirde bu sefer de, madde bağımlısının yoksunluk belirtileri ortaya çıkar ki , bunlarda epilepsi nöbetleri gibi çok tehlikeli - ölümcül olabilir ve yoksunluk belirtilerini yenemeyen kişi, artık maddenin esiri haline gelmiş olur , böylece giderek de maddenin hem dozunu artırır hem de kullanma sıklığını artırır. Uyuşturucu madde kullanımına edindiği kötü arkadaşların yönlendirmesiyle giren kişi veya çocuklar aslında önce her şeyi kendi iradesinde zannederek ve ‘bir kere kullanmaktan bir şey olmaz’ yalanı telkiniyle bu ölümcül yola girse de daha sonra maddenin esiri haline gelir. İş yerinde, okulda, evde, eğlencede, kısacası her yerde kendisini adeta huzursuz olarak belli eder, karakteri değişir, asosyal davranır, sinirli davranır, huzursuz davranır ve performansı yarıdan çok daha fazla düşer. Yoksunluk belirtileri en çok sinirlilik, huzursuzluk, saldırganlık olsa da aslında bulantı, kusma, ishal, terleme, titreme, ateş ve kas sızlanmaları olur. Şunu da belirtmek lazım, her kullanılan madde yoksunluk belirtisi gösterecektir diye bir kural da yoktur. Yoksunluk belirtisi göstermeden, daha tehlikeli sonuçlara da neden olabilirler” dedi.
“Uyuşturucu madde kullanımı aynı zamanda sosyal durumu da etkiliyor”
Başkan Coşkun, “Bireyin çevre ile uyumsuz hale gelmesine neden olur , tabii ki üstüne bir de bunların ağır psikiyatrik tablolar eklenebilir. Eğer bir kişi madde kullanımının etkisinde ise onunla ne şekilde konuşursanız konuşun sizi duymayacaktır, dolayısıyla bu kişiye nasihat vermek için en iyi yol maddenin kötü etkilerinin üzerinden geçtikten sonra kendini tamamen normal hissettiği anda konuşmamız lazım. Bu durumda yapılabilecek en iyi girişim, aileler tarafından çocuğa profesyonel bir hekim yardımının sağlanmasıdır. Bir önemli nokta ise bu çocukların mutlaka daha önceki ortamlarından uzaklaştırmaları gerekmektedir. Bu konuda da belediyelerimize büyük iş düşüyor, bu çocuklara aileleri ile beraber mümkün olduğu kadar farklı ilçelerde veya ilde yaşama şansı tanınmalıdır, yoksa çocuk tedavi olduktan sonra , profesyonel yardım aldıktan sonra, uyuşturucudan kurtulduktan sonra, tekrar eski ortamına dönerse yine aynı tehlikeler baş gösterebilir. Bu nedenle de özellikle belediyelerin bu konuda bir sosyal sorumluk projesi geliştirmesi ve bu çocukları bulundukları ortamdan alıp , başka bir il’e veya ilçeye nakil ettirmeleri, gerekirse kira yardımı vs yardım yapmaları, toplumumuzun gelecek kuşaklara emaneti açısından son derece önemlidir” dedi.
“Yetkililer bu konuya daha fazla ilgi göstermeli”
Başkan Coşkun, “Bu konuya da değerli belediyelerimizin ilgi ve alaka göstereceğinden şüphem yoktur, hatta komşu il belediyelerinin bu konuda birbirleriyle ortak bir çalışma planı yapmaları çok değerli olabilecektir. Geleceğimizin teminatı çocuk ve gençlerimize sahip çıkmak hepimizin vatandaşlık görevidir” dedi.