HAVA KİRLİLİĞİNE ENGEL OLALIM

''İlimizde Ulusal Hava Kalitesi İzleme Ağına bağlı 4 adet sabit hava kalitesi izleme istasyonu var. Bu istasyonlardan elde ettiğimiz verilere göre Ordu'nun havası genel olarak iyi görünüyor'' diyen Ordu Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Hüseyin Öztürk, yine de önlem almamız gerektiğini belirterek, şu ifadelere yer verdi; ''Isınma, ulaştırma ve sanayi kaynaklı hava kirleticilerinin atmosferdeki yoğunluğuna göre hava kalitesi değişmektedir diyen Öztürk; ''Hava kirliliği insan sağlığını etkileyerek, hava ve yaşam kalitesini düşürmektedir. Yaşadığımız ortamdaki hava kalitesi ne kadar yüksekse, hayat kalitemiz de o kadar yüksek olmaktadır. Bu nedenle, ilimizin hava kalitesinin ölçülmesi, burada yaşayan insanların nasıl bir hava teneffüs ettiğinin bilinmesi açısından çok büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, önemli bir diğer husus ise Ordu'da meydana gelebilecek bir hava kirliliğinin sadece il sınırları içinde tesir etmeyecek olup, meteorolojik olaylara bağlı olarak yayılım göstermesi ve küresel problemlere de (küresel ısınma, asit yağmurları vb.) sebep olmasıdır. Bizler hava kirliliğinin azaltılması, hava kalitesinin korunması ve iyileştirilmesi yönünde önemli çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Bu çerçevede, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü olarak hava kalitesine ilişkin AB mevzuatının uygulanması için kurumsal kapasitemizin arttırılmasını, eylem planlarının hazırlanmasını, hava kirliliğini azaltmaya yönelik uygulamaların hava kalitesi konusunda ilde çalışan ilgili kurum ve kuruluşlarla görüşülüp karara bağlanması, gerekli önlemlerin alınmasını ve hava kalitesi limit değerlerimizin her yıl kademeli olarak AB hava kalitesi limit değerlerine indirilmesini öngörmekteyiz'' dedi.  

''4 adet Hava Kalitesi Ölçüm İstasyonu var''

Ordu'da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na ait Ulusal Hava Kalitesi İzleme Ağına bağlı 4 adet sabit hava kalitesi izleme istasyonu bulunmaktadır diyen Öztürk; ''Bu istasyonlardan ikisi Altınordu'da; Stadyum Hava Kalite İstasyonu ve Karşıyaka Hava Kalite İstasyonu olmak üzere 2 adet istasyon bulunuyor. Ayrıca Ünye ve Fatsa'da da birer adet hava kalite istasyonu bulunmaktadır. Yani ilimizde toplam 4 adet hava kalitesi izleme istasyonu var. Bu istasyonlarda ölçülen parametreler değişiklik göstermekte olup; Kükürt Dioksit (SO2), Partikül Maddel0 (PM 10), Partikül Madde 2,5 (PM 2,5), Azot Oksit (NO), Azot Oksitler (NOx), Azot Dioksit (NO2), Ozon (03), Karbon Monoksit (CO) ile Meteorolojik parametreler olan; sıcaklık, rüzgar hızı, rüzgar yönü, basınç ve bağıl nem gibi parametreler ölçülebilmektedir'' dedi. Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Hüseyin Öztürk; ''Altınordu'da bulunan Stadyum Hava Kalite İstasyonu ve Karşıyaka Hava Kalite İstasyonu verilerine göre Altınordu'nun havası 'iyi' seviyede. Yine Fatsa'da bulunan istasyondan alınan verilere göre Fatsa'nın da havası 'iyi' seviyede. Ünye'deki istasyondan aldığımız verilere göre ise Ünye'nin hava temizliği 'orta' seviyede görünüyor'' dedi.

''Kirliliğin azalması için hangi önlemler alınmalı?''

Hava kirliliği; sanayi, evsel ısınma ve karayolu ulaşımı kaynaklıdır diyen Öztürk, kirliliğin önlenmesi için alınması gereken tedbirlere  değinerek, şunları söyledi; ''Şehrin yerleşim planlamasında, rüzgarın şehir içinde akışını engelleyecek yapılaşma düzenine engel olunmalıdır. Sanayi tesisleri ile yerleşim alanları arasında belirli mesafe bırakacak imar düzenlemeleri yapılmalı, kent içindeki sanayi tesisi ve imalathanelerin kent yerleşimi dışına taşınması için altyapı çalışmaları yapılmalıdır. Taş ocakları, kırma eleme tesisleri, mermer atölyeleri ve benzeri toz oluşumu riski yüksek tesislerin yerleşim alanları dışına taşınması sağlanmalıdır. Fırın, fırınlı lokanta ve benzer yerlerin yerleşim alanı içinde yer alması gereken işyerlerinin uygun yakıt, baca ve filtre sistemine sahip olup olmadıkları düzenli olarak denetlenmelidir. Gece ve gündüz sıcaklığının 15 derecenin üzerinde olduğu günlerde kalorifer ve sobalar yakılmamalıdır. Kalorifer ve sobaların; işyerlerinde, bina iç ortam sıcaklığı l8 derece, konutlarda ise 20 dereceden yukarıda olmayacak şekilde yakılmalıdır. Bireysel araçlar yerine toplu taşıma araçları kullanımı yaygınlaştırılmalı, şehir içinde en yoğun ulaşım akımının olduğu güzergahlar için  en verimli toplu taşıma araçları tercih edilmelidir. Şehir içinde, kent sakinlerinin güvenli bir şekilde kullanabileceği bisiklet yolları oluşturulmalıdır. Yürüme mesafesindeki yerlere yürüyerek ya da bisikletle ulaşım tercih edilmelidir. Şehrin sakinlerinin tasarruflu enerji tüketim ürünlerini kullanması için bilgilendirme çalışması yapılmalı ve bu ürünlerin kullanımı teşvik edilmelidir. Kamu tesislerinde tasarruflu enerji tüketim ürünlerinin kullanımı zorunlu tutulmalıdır. Kullanılmayan zamanlarda ışıklar ve elektrikli aletler kapatılarak enerji tasarrufu sağlanmalıdır. Çevrenin önemi ve korunması ile ilgili eğitimler ile kamuoyunun bilgilendirilmesi sağlanmalıdır. Kent içinde orman alanlarının ve yeşil alanların yaygınlaştırılması sağlanmalıdır. Toplam enerji tüketiminde fosil yakıt kullanımı miktarı azaltılmalı, temiz enerji (rüzgar, jeotermal, güneş enerjisi) kaynaklarının kullanımı arttırılmalı, bununla ilgili üniversite, sanayi firmalarıyla işbirliği ile kullanılabilir ve ekonomik teknolojik ürünlerin geliştirilmesi sağlanmalıdır ve bu ürünlerin kullanılması teşvik edilmelidir. İlimizde ısınma amaçlı kullanılan enerji kaynağının 2/3'ünü kömür oluşturmaktadır. lsınma amaçlı kullanılan yakıt türleri içinde kömürün oranını düşürmek ve daha temiz bir yakıt türü olan doğalgazın kullanımını yaygınlaştırmak için tedbirler ve teşvikler uygulanmalıdır. Altyapısı olmayan bölgelerde de doğalgaz kullanımını sağlayacak altyapı çalışmaları hızlandırılmalıdır. Özellikle plansız yapılaşmış, ekonomik gelişmişliği düşük bölgeler için doğalgazın altyapı sistemi kurulmadan da kullanılmasını sağlayan sıvılaştırılmış  doğalgaz ve benzer yöntemler geliştirilmeli ve kömürlü odun sobaları yerine doğalgaz sobalarının kullanılması sağlanmalıdır. Her yıl kış sezonu öncesinde, Ordu'da satışı yapılacak katı yakıt türlerinin standartlarının ilan edilerek, bu standartlara uymayan yakıt tür ve cinslerinin ile girişi yasaklanmalıdır. Yerleşim yeri içinde faaliyet gösteren fırın ve fırınlı lokantaların kullanacağı odun türleri için standartlar belirlenmeli ve bu tip katı yakıtların kullanılıp kullanılmadığı düzenli olarak denetlenmelidir. Sanayi yatırımlarının kuruluş aşamalarında, çevre mevzuatlarınca alınan izinler kapsamında yanma sistemleri için uygun teknolojiyi kullanmaları yönünde yönlendirilmeleri sağlanmalı, özellikle ÇED Yönetmeliğine tabi tesislerin yanma sistemleri, henüz planlama aşamasında gözden geçirilmeli ve gerekli durumlarda daha yeni ve uygun teknolojilerin kullanılması önerilmelidir. Kalorifer kazanlarının  tekniğine uygun yakılması ve kazan bakımı işlerinde çalışacaklar için 'Yetkili Kalorifer Ateşçisi Kursları' düzenli olarak ve belirli aralıklarla gerçekleştirilmelidir'' dedi

"Çevre izni olmayan tesislerin çalışmasına izin verilmemelidir''

Emisyon kaynağı olan sanayi kuruluşları ve işletmelerin emisyon kaynaklı çevre izinlerinin alınması sağlanmalıdır diyen Öztürk; ''Çevre izni olmayan tesislerin çalışmasına izin verilmemelidir. Emisyon içerikli çevre izni için başvuran tüm tesislerin, yönetmelik doğrultusunda emisyon kaynakları ölçülerek atmosfere yayım standartlarını sağlayıp sağlamadıklarını  kontrol edilmelidir. Atmosfere yayım standartlarını sağlayamayan tesislerin teknolojilerini, yakma sistemlerini ve yakıtlarını kontrol edilmeli, tüm bu önlemlerle standardı sağlayamayan tesisler için filtre önlemleri aldırılmalıdır. Yerleşim alanları içinde bulunan fırın, fırınlı lokantaların baca yükseklikleri ve filtreleri için standart belirlenmeli ve yapılan denetimlerde bu standartları sağlayıp sağlamadığı kontrol edilmelidir'' dedi. 

''Egzoz emisyonlarının standartlara uygun halde trafiğe çıkmaları sağlanmalıdır''

Motorlu araç sahipleri egzoz emisyon değerlerinin standartlara uygun olduğunu belgelemek için egzoz emisyon ölçümlerinin zamanında yapmaları konusunda bilgilendirilmeli ve denetlenmelidir diyen Öztürk; ''Egzoz ölçüm yetkisi verilen kuruluşların, egzoz ölçümlerini standartlara uygun yapıp yapmadıkları rutin yapılacak denetimlerle kontrol edilmelidir. Şehir içinde ve ilçelerde, hareket halindeki araçlarda egzoz denetimleri yapılarak, araçların egzoz emisyon belgeleri bulunup bulunmadığı kontrol edilmeli, izinli veya izinsiz olsalar dahi emisyon değerlerinin uygun olup olmadığı kontrol edilmelidir. Yakıt olarak kaçak mazot, kaçak biyodizel ve kaçak yağ kullanma olasılığı yüksek olan otobüs, minibüs, dolmuş ve servis araçlarının egzoz emisyon ölçümlerine öncelik verilmelidir'' dedi. 

Özel Haber: Emrah Gemicioğlu