Hamsi popülasyonu ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Başkan Yar, konuyla ilgili şu ifadelere yer verdi; “Geçen seneye göre bu sene palamut balığının yok denecek kadar az olması gırgır balıkçılığını sezon başı itibariyle hamsi avcılığına yönlendirdi. İlk olarak Marmara Bölgesi’nde uç gösteren hamsi balığını avlamak isteyen Karadeniz’deki gırgırlar da dahil bütün balıkçı tekneleri Marmara Bölgesi’ne akın ederek hamsi avcılığına dahil oldular. Başta Gürpınar Balık Hali dahil bütün Marmara Bölgesi’nde denetimlerin sıkı olması ve de bu bölgede dökme diye tabir edilen ambar avcılığının yasak olması gerekir. Ayrıca küçük boyuttaki hamsilerin yem fabrikalarına gönderilmeleri de büyük ölçüde engellenmiş oldu. Son günlerde ise Karadeniz Bölgesin’de de hamsi balığının avlanması gırgır balıkçılarının yüzünü güldürse de kötü niyetli yasa tanımaz bir gurup her yıl olduğu gibi yasal olmayan küçük boyuttaki hamsileri avlayarak gayrimeşru yollardan yem fabrikalarına göndermekteler” dedi.
“Denetimler yetersiz”
Sözlerine devam eden Başkan Yar, şu ifadelere yer verdi; “Ne yazık ki denetimler yetersiz ve mevcut olan denetçilerin de baskı altında olduğu Karadeniz'e bir an önce sahip çıkılması gerekmektedir. Halbu ki gırgır balıkçısı usulsüz olan bu avcılığı yaparak kendi bindiği dalı kesiyor. Bu yanlış yapılan avcılıktan diğer etkilenlerin başında ise küçük ölçekli balıkçılar geliyor. Geçimini kıyı avcılığı yaparak sağlayan küçük ölçekli balıkçıların avladıkları balıkların ana yemi olan ince hamsinin hunharca avlanıp yem yapılmasına karşılık yem bulamayan diğer av balıkları göçe zorlanıyor. Bu da küçük balıkçının mağdur olması ve ailesine bakamaması demek oluyor. Artık taşın altına herkesin elini koyması gerekiyor. Özellikle kooperatif başkanları sorumlu oldukları üyelerinin haklarını korumak için bu haksızlığa dur demeleri gerekmektedir. Bütün herkesi özellikle Karadeniz halkını duyarlı olmaya davet ediyorum ve ince balık tutma, tutturma, satma, sattırma sloganıyla birlik olmayı ümit ediyorum” dedi.
Özel Haber: Emrah Gemicioğlu