“GELECEĞE HAZIR LİDERLER” PROGRAMININ LANSMAN PROGRAMI DÜZENLENDİ

Geleceğin liderlerinin yetiştirilmesi ve yöneticilerin geliştirilmesi amacıyla düzenlenen lansmanda programın detayları hakkında bilgi verildi.

Geleceğe Hazır Liderler programı ile iş dünyasında ve toplumda etkili bireyler yetiştirmeyi amaçladıklarını belirten Başkan Karlıbel; "Yaklaşık 2 yıl önce biz bir yola çıktık. Yola çıkarken de çoğu arkadaşımızla, “Gençlerle hareket edelim,” dedik. Nedeni şuydu: Eğer bir şirketi, bir şehri ya da bir ülkeyi bir yere taşımak istiyorsanız, eğitimini tamamlamış, bilgi hazinesi depolamış, eğitimli insanlarla yola çıkmalısınız. İnsan kaynağı, şirketin de, şehrin de, ülkenin de en önemli kaynağıdır. Diğer her şeyi bulabilirsiniz; madeninizi başka yerden getirebilirsiniz, teknolojinizi parasını verip transfer edersiniz. Ama bütün bunların ötesinde en önemli şey, insan kaynağıdır.Türkiye'de şöyle bir tablo var. Bunu siyaseti eleştirmek için söylemiyorum aslında. Başarılı insanlar var, başarılı şirketler var ama başarısız yönetimler de var. Gerekçe ise şu: seçilenler bizi yönetemiyor. Aslında bizim siyasi partiler yasamızda şöyle bir durum var. Selamünaleyküm diyen herkes aday olabiliyor. Hukukçular daha iyi bilir belki, ama aday olurken ona hiçbir standart koyamıyorsunuz. Sonra o kişi, birilerinin diretmesiyle sizi yönetmeye talip oluyor ve seçilirse, yönetiyor. Şimdi, hiçbir kalibreden geçmemiş, sizin şirketinize dahi almakta tereddüt edeceğiniz birisi, sizin adınıza karar veriyor. Bunlar, en büyük mağduriyetlerdir. Dikkat edin, ortada bir liyakat sorunu var. Liyakat ve layık olmak, başka başka şeylerdir; hak etmek ise başka bir şeydir."dedi.

Dünyada da başarılı olmuş bütün ülkelerde, sivil toplum kuruluşları başta olmak üzere, iş dünyasının bir rol oyandığını vurgulayan Başkan Karlıbel; "İngiltere'yi, Amerika'yı, Almanya'yı iş dünyası yönetir. Bir elden yönetmeyebilir ama kalibreyi koyar. İşte biz de burada, kalibre koyucuları yaratmak istiyoruz. Çünkü gelecek sizin. Sizin geleceğinizi, siz şekillendirmelisiniz. Bu şehri ya da ülkeyi ne ile büyüteceksiniz? Birincisi, dünyadan haberdar olacaksınız. Çünkü farkındalık çağında yaşıyoruz. Bir şey fark edeceğiz; kaldırımı fark etmezseniz takılır düşersiniz. Camın contasının bozuk olduğunu fark etmezseniz, saatlerce kalorifer yakarsınız. Biz, dünyanın nereye gittiğini fark edemezsek, 10 yıl sonra karşımıza ne geleceğini fark edemezsek, çözüm üretemeyiz. Farkına varmanın yolu ise sürekli eğitimden geçiyor. Bizde şöyle bir bakış vardır: Hasbelkader iş adamı oluruz, başarılı oluruz. Sonra biri bizi eğitmeye kalkacak, olacak iş mi? “Ben zaten biliyorum,” deriz. Halbuki donanmak, bizim önceliğimiz olmalı. Biz de Ordu Ticaret ve Sanayi Odası bünyesinde bir Akademi kurduk. Bunu odalar birliği yıllar önce kurmuş ama tabela olmaktan öteye geçmemiş. İçimizde, şirketlerin eğitimlerine katılan, dışarıdaki eğitimlere katılan arkadaşlarımız olabilir. Ama biz istedik ki odamızın bünyesinde, bize üye olanlar veya olmayanlar, yani bu şehrin önümüzdeki 10 yılına, 15 yılına şekil verecek insanlar donansınlar. O donanım için bir altyapı oluşturalım dedik. Bunun dışında da boyumuzu aşan her işte, bu işin ilgilisini, yetkilisini, zirvesinde olan insanları getirelim, onların fikirlerini bizimle paylaşsınlar, biz de onlardan yararlanalım. Mesela nedir eksikliğimiz? Bizim iş dünyası şunları bilmiyor. Mali okur yazarlık sorunu var;  Bankaya bilançonuzu verdiğinizde, bankacı sizi çağırır ve şirket sahibi olarak, elinizdeki mali tabloyu size sorsalar anlatamazsınız."diye aktardı.

Son olarak Başkan Karlıbel; "İkincisi, bu ara çok moda olan menkul kıymetler var. Bununla iştigal etmek isteyenler var. Fakat telefonda kumar oynamaktan, şirketin ismini cismini duymaktan, sağda solda fısıldayanlardan tüyolar alıp oynamak isteyenler de var. Biz, Menkul Değerler konusunda da uzmanları getirip konuşsunlar, anlatsınlar istiyoruz. Marka yönetimi, yatırım fizibilitesi, finans ve maliyet gibi konuları tartışmak istiyoruz. Biz akademinin de buna katkı sağlayacağına inanıyoruz. Akademi bünyesinde kitaplar basacağız. Örneğin, fındık bizim olmazsa olmazımız. En son, 1957 yılında aklı başında bir kitap yazılmış. Rakamlar hep aynı, bugün konuşulan aynı. Peki, en son ne zaman ölçtünüz? Bu tür eksiklikleri gidermeyi, sorgulayan, araştıran, inceleyen, pazar payını bilen, dünyanın nereye gittiğini gören birileri olmayı hedefliyoruz. Bundan sonra, en azından benim çektiğim zorlukları sizlerin çekmemesini istiyorum. Yolunuz açık olsun. Başarılarınız daim olsun. Sizleri burada görmekten çok mutluyum. Herkese tek tek iletiyorum: Tanıdığınız önemli birileri, iyi bir eğitimci, iyi bir hekim, iyi bir turizmci varsa, davet edin. Bu bina eskisin, koltuklar yıpransın, buraları temizleyelim, uğraşalım. Akademinin bastıracağı kitaplardan birincisi fındıkla ilgili olacak. İkincisi, Ordu Ticaret tarihi. Bu şehrin hafızasını, ticaretini, sağlık ve eğitim tarihini çıkaracağız. Ne üretiyoruz, ne tüketiyoruz, bunları öğrenelim." diye konuştu.

Geleceğin Liderleri programını hakkında bilgi aktaran programın  tasarlayıcısı ve uygulayıcısı eğitimen Yücel Congur; "Ordu tarihinde bir ilk gerçekleşiyor. İş dünyamız ve şehrimizin dünya ligine angajmanızı sağlayacak bir akademik merkezi" OTSO akademi" ve yapılanmanın ana stratejisi olan Liderlik Gelişim Programı için start verildi. "Geleceğe Hazır Liderler" temasıyla konumlandırılan program Liderlik İletişimi, Yüksek Performans ve Kurumsallaşma Danışmanı Yücel Congur yönetiminde çalışmalarına başlıyor. Dünyanın en büyük şirketlerinin güvenle kullandığı ve 14 ay sürecek olan Liderlik geliştirme programını, Ordu'nun geleceğini tasarlamaya aday genç jenarasyon iş insanları ve yöneticileriyle buluşturacak program birçok ilklerin de yolunu açmış olacak… Bir şehrin geleceğini kazanmak ve yeni nesil iş dünyasına uyumlanması için öncelikle “zihinsel dönüşüme yatırım yapılmalıdır” gerçeğine cevap verecek program gidişatı değiştirmeye aday görünüyor."ifadelerini kullandı.