FINDIĞIMIZA FERRERO, TABAN FİYAT AÇIKLAYAMAZ

Türkiye Değişim Partisi, Genel Başkanımız Sayın Mustafa Sarıgül Nisan ayında karedeniz halkının alın teri, Türkiye’nin önemli bir sanayi ürünü olan fındığımıza 4 dolar verilmelidir açıklamasını dikkate almayan iktidar 52 Tl taban fiyat açıkladı. Bu fiyat halkın alın terinin karşılığı değildi. Karadeniz’in milletvekilleri ortalarda görülmezken haddini bilmez İtalyan şirketi FERRERO yeniden taban fiyatı açıkladı ve 48 Tl den Tüccarlarımızdan fındık alacakmış. Tabi üreticimizin elinden 45 tl den alınacak olan fındık, okulların açılacağı bu günlerde büyük bir emek hırsızlığı olacaktır. Cumhurbaşkanımızın açıkladığı taban fiyatından sonra tekrar bir şirketin taban fiyat açıklaması ülkemizin bağımsızlığına dil uzatmaktır. Türkiye Cumhuriyeti bağımsızlığını kanla, canla kazanmıştır. 52 Tl taban fiyatsa, yerlisi yabancısı bu fiyattan almak zorunda kalmalıdır. Dolarla satılan bu ürünümüzün değeri sürekli dolar olarak güncellenmeli ve dolar üzerinden satılmalıdır. İtalyan üretici kabuklu fındığının kilosunu 8 Euro’dan satabiliyorsa, bizde 4 dolardan satabiliriz. Buradan kış uykusundan uyanmayan milletvekillerine, siyasi partilere ve meslek odalarına sesleniyorum. Gün Ekonomik milliyetçilik günüdür. Gün Tam bağımsız TÜRKİYE diyebilme günüdür. Ekonomik bağımsızlığı olmayanın, ulusal bağımsızlığı olamaz.

OKUL TELAŞI BÜTÇELERİ AŞIYOR

Bir hafta sonra okullar açılıyor, ailelerde okul telaşı başladı. Bu telaş ne yazık ki

tatlı bir telaş olmaktan çıktı. Aile bütçesini aşan ve sarsan bir hal aldı.

Kırtasiye, çanta, forma, ayakkabı fiyatları geçen yıla göre, %150, %200 arttı.

Zaten açlık sınırının 1400 lira altında ücret alan bir asgari ücretli bu yükün altından nasıl kalkacak?

Yapılan bir araştırmaya göre toplumun sadece %17’si eğitim sistemimizin iyi olduğunu düşünüyor.

Ak Parti 20 yıldır kesintisiz olarak tek başına iktidar oldu. Sistemle çok oynadılar ama eğitim sistemini değiştirecek yapısal reformlar yapmadılar.

Yapmadıkları için dünya markası bir teknoloji şirketimiz yok.

En değerli 100 markamızın marka değeri bir Starbucks etmiyor...

20 yılda 8 kez bakan değiştirdiler. Her bakan kendi doğrularını uygulamaya koydu.

Sınav sistemiyle defalarca oynadılar. Eğitim sistemimizi sınav baskısından kurtarmak yerine bir sınav daha icat ettiler.

30 YILLIK BİR ÖĞRETMENİ SINAVA SOKMAYIN ÖNÜNDE CEKETİNİZİ İLİKLEYİN

Şimdi öğretmenlerimizi sınava tabi tutacaklar.

Buradan ülkeyi yönetenlere sesleniyorum:

Yapmanız gereken 30 yıllık bir öğretmeni sınava sokmak değil önünde ceketinizi iliklemektir.

Yapmanız gereken hak arayan öğretmene çapulcu demek değil, hak ettiği ücreti almasını sağlamaktır.

Yapmanız gereken, öğretmeni köle görmek değil, size bir harf öğretenin kölesi olmaktır.

Türkiye Değişim Partisi olarak Türkiye’nin bir numaralı meselesini eğitim olarak görüyoruz.

Türkiye Değişim Partisi iktidarında öğrencilerimizi, özgüveni yüksek, bilim ve teknolojiyi rehber edinen, üretimden ve yaratıcılıktan yana olan bireyler olarak yetiştireceğiz.

Mesleki eğitime önem verecek, ara eleman ihtiyacını karşılayacağız.

Eğitimde fırsat eşitliği sağlayacağız.

 

EĞİTİM PARASIZ OLACAK

Parası olan iyi okullarda okusun, parası olmayan nerede okursa okusun anlayışını bizim vicdanımız kaldırmaz.

Kız çocuklarının eğitimini teşvik edeceğiz.

Millî Eğitim Bakanlığının bütçesini artıracağız.

Öğretmenlik meslek kanunundaki eksikleri gidereceğiz.

Öğretmen maaşlarını yoksulluk sınırının üstüne çıkaracağız.

24 Kasım Öğretmenler Gününde bir maaş ikramiye vereceğiz.

Öğretmenler arasındaki farklılıkları kaldıracak hepsini kadroya alacağız.

Atanamayan öğretmenlerin hepsini bir yıl içinde atayacağız.

EYT’LİLER ENDİŞELİ

Türkiye Değişim Partisinin gündeminde EYT’liler hep oldu. Çözülene kadar da olacak.

EYT’liler çözüm adı altında yeni mağduriyetler yaratılmasından endişe ediyorlar.

Buradan yetkilileri uyarıyorum:

1-      Emeklilikte yaş

2-      Genel sağlık sigortası

3-      Staj ve çıraklık

4-      Aylık bağlanma oranı konularını içermeyen bir çözümle karşımıza gelmeyin.

PROMOSYONLARI GÜNCELLEYİN

Dile getirmek istediğim bir diğer konu kamu çalışanlarına ve emeklilere verilen maaş promosyonlarıdır.

Bu konuyu 1 aydır gündeme getiriyoruz. Kamu çalışanlarına ve emeklilere verilen maaş promosyonu ile ilgili çok şikâyet var.

Promosyonlarda polislere büyük haksızlık yapılıyor. Bunun acilen düzeltilmesi lazım.

Emeklilerimizin, bankalara gitmesine lüzum kalmayacak şekilde bir düzenleme yapılması lazım.

KENDİ DERDİNE DÜŞENLERİN DEĞİL,

DERDİ TÜRKİYE OLANLARIN PARTİSİYİZ

Türkiye Değişim Partisi kızanların, küsenlerin, “kıymetimi bilmediler” diyenlerin, kendi derdine düşenlerin partisi değil, derdi Türkiye olanların partisidir.

Biz kendi davamızı gütmüyoruz. Bizim davamız, Türkiye davasıdır.

Bizim davamız; zenginin çocuğuyla fakirin çocuğunu aynı okula gönderme davasıdır.

Bizim davamız; anneleri beslenme çantasına ne koyacağı derdinden kurtarma davasıdır.

BİZİM DAVAMIZ; NASIRLI ELLERİN,

ALIN TERİ DÖKENLERİN DAVASIDIR

Bizim davamız; işsizlikten daralmış, yoksulluktan bunalmış babaların davasıdır.

Bizim davamız; gençlerimizi gelecek korkusundan kurtarma davasıdır.

Bizim davamız; hakkı yenmiş mağdurların, kimi kimsesi olmayan gariplerin davasıdır.

Bizim davamız; nasırlı ellerin, alın teri dökenlerin davasıdır.

Bizim davamız; tarlasına küstürülmüş çiftçinin, iş yapamayan esnafın davasıdır.

Böyle davalar inanç ister cesaret ister yürek ister gayret ister.

EL Mİ  BEY Mİ YAMAN HERKES GÖRECEK

Türkiye Değişim Partisi kadroları, inançlı, cesaretli ve yürekli kadrolardır.

Şimdi bize düşen görev çalışmak ve gayret etmektir.

Biz gayret edeceğiz elitler hayret edecek.

Rüzgarımızı kesmek isteyecekler biz küreklere yükleneceğiz.

Ne yaparlarsa yapsınlar son kararı halkımız verecek.

El mi yaman bey mi yaman herkes görecek.