Bağlama yapılacak bir ağacın işlenebilmesi için 20 yıldan fazla geçmişi olması gerektiğini belirten Ceylan'ın imal ettiği bağlamalar ise yurt içi ve yurt dışında birçok yere satılıyor. Konu hakkında konuştuğumuz Ceylan, bağlama yapmanın püf noktalarına değinerek şu ifadelere yer verdi; ''Bağlama işini babam yapıyordu, bana da öğretti ve uzun yıllardır ben devam ettiriyorum. 50 yılı aşkın bir süredir bu işi yapıyoruz.
“Uzun bir süreç istiyor”
Sözlerine devam eden Ceylan, şu ifadelere yer verdi; “Bağlamanın üretimi kolay olmadığı gibi koruması da meşakkat istiyor. Bağlama yapılmak üzere kesilen 20 yıllık bir ağacın en az 2 yıl kurutulduktan ve nemden arındırıldıktan sonra işlenmesi gerekiyor. Bir ağacın bağlama olarak işlenebilmesi için 20 yıldan fazla geçmişi olması gerekiyor. Bir ağaçtan bağlama yapılması için en az 20 sene vasfını doldurmuş ve sertlik kazanabilmiş bir ağacın kullanılması şart. Ardından AR-GE çalışmaları ile beraber bağlamanın hangi vasıfta ve ilerleyen zamanlarda bozulmayacak şekilde yapılması gerekiyor. Bağlamada en önemli unsur, ağacın liflerinin sıkı olması, yumuşak lifli ağaçlar bağlama üzerinde çok makbul olmuyor. Yani bir bağlamadaki en önemli unsur ağacın kalitesidir. Erik, kestane ve dut ağaçlarının bağlama yapımında tercih ediliyor. Oyma bağlama, klavyeyi hesaba katmazsak 5 parçadan oluşuyor. Yaprak bağlama da 34-35 parçaya kadar çıkabiliyor. Ağaçların kuruması üretimde çok önemli. Bir ağacın bağlama olabilmesi için en az 2 yıl beklemesi lazım. Çünkü bunların nem oranını ölçtüğümüz zaman yüzde 35’i geçmemesi lazım” dedi.
''Bağlamanın pahalı olması iyi olduğu anlamına gelmiyor''
Yılda yaklaşık bin adetin üzerinde bağlama üretebildiklerini söyleyen Ceylan, sözlerine şöyle devam etti; “Bağlamanın fiyatının pahalı olması, onun iyi olduğu anlamına gelmiyor. Müzik aletlerinde ilk kurulum çok önemli. Kurulumu ve işçiliği iyi yapılırsa o bağlama insana keyif verir. Ben, halkımızın bağlamaya sahip çıkmasını istiyorum” dedi.
“Fiyatlar değişiyor”
Bağlama fiyatlarının 3 bin 500 lira ile 20 bin lira arasında değiştiğini ifade eden Ceylan, fiyatların bağlamadan bağlamaya farklılık gösterdiğini belirtti.
“Bağlamayı alan ona çok iyi bakmalı''
Sözlerini sürdüren Ceylan, bağlamayı aldıktan sonra kullanım koşullarının da çok önemli olduğunu ve özen gerektirdiğini söyleyerek; “Bağlamayı sıcak bir iklimden soğuk bir iklime götürürsek bu ısıyı iyi değerlendirmemiz lazım. Bu, bağlamanın sağlığı açısından çok önemli. Sıcak ve soğuk ortamlara giren bağlamanın akort ayarı bozuluyor” dedi.
''Elektro bağlama ile düz bağlama arasında fark var''
Elektro bağlama normalde kapalı kasadır yani çoğu yerinde akustik deliği yoktur diyen Ceylan, şu ifadelere yer verdi; ''Onun içerisine manyetiklerin bastığı yerlere destekler yapılır ve daha sonra ses alıcı yerleri açılır. Kemik sesi dediğimiz bir durum vardır, o sesi vermesi lazım. Kısacası manyetik deliği iyi olmalıdır. Elektro bağlamayı düz bağlamadan ayıran tek nokta zaten iç kısmının destekleridir. O destekleri alırsan normal bağlama gibi olur'' dedi.
“Yurt dışına da bağlama yolluyorum”
Sözlerine devam eden Ceylan, şu ifadelere yer verdi; “Yaptığım bağlamaları sadece Türkiye’nin dört bir yanına değil, Almanya Hollanda, Japonya, Fransa gibi birçok farklı ülkeye de yolluyorum. Çok ilgi ve talep görüyorum. Bundan şikayetçi değilim. Elimden geldiğince bu işi yapmaya devam edeceğim” dedi.
Özel Haber: Emrah Gemicioğlu