CHP Ordu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel ilgili sözleri şöyle, “Ordu Üniversitesinde Tıp fakültesini biyolog, Güzel sanatları gıda mühendisi, Turizm fakültesini de kimyager dekan yönetiyor. İlahiyatçı Rektörün kariyeri zaten AKP milletvekili adaylığından ibaret. Ordu Üniversitesi’nde adrese teslim ilanlarla yapılan kadrolaşma, dekanlık düzeyindeki liyakatsiz atamalarla tepeye kadar uzanıyor. Tıp Fakültesinin dekanı ile yardımcısı tıp doktoru bile değildir. Güzel Sanatlar Fakültesi’ni Gıda Mühendisi, Turizm Fakültesini Kimyager dekan yönetiyor. Üstelik bu fakültelerin kendi profesör hocaları da var. Farklı alanlarda uzmanlaşmış kişiler tıp fakültesinde temel tıp birimlerinde kariyer ve bölüm Başkanlığı dâhil yapabilir, bir itirazımız yok. Ama bir tıp fakültesinin dekanı tıp doktoru olmalıdır. Mesela Hukuk fakültesine tıp doktoru dekan, mühendislik bölümüne avukat dekan gördünüz mü? Turizm Fakültesinde kendi branşında profesör hocayı, fakülteden uzaklaştırıp istedikleri kişiyi dekan atamak için Turizm İşletmeciliği Bölümünü kapatıp, Meslek Yüksek Okulu’na sürdüler, bir yıl sonra mahkeme kararıyla geri döndü. Düşünün Turizm Fakültesi’nde Turizm İşletmeciliği Bölümü kapatılır mı? Sırf hocayı fakülteden uzaklaştırmak için. Geçtiğimiz günlerde adrese teslim kadro ilanı vererek, sahte uydurma belgeler ile kadro alımı yapıldığını da Meclis’te bir soru önergesi ile sormuştuk. Ayrıca liyakatsiz ve vekâleten yönetilen dekanlıklar YÖK’ün de dikkatini çektiği için, YÖK’ten Ordu Üniversitesi’ne 2 Aralık 2022’de gönderilen yazıda, bu yönetim tarzının “Türk Yükseköğretim Sisteminin görünümünü” olumsuz etkilediği ve olumsuz algıya yol açtığı uyarısı ile dekanlıklar için yeni atamalar istenmiştir. Rektörün çevresindeki rahatsız edici ilişkiler, bilimsel kuralları ve YÖK’ün talimatlarını bile aşmaktadır. Bu hem üniversitedeki iş barışını hem bilimsel gelişmeyi engelleyecek düzeydedir. Rektör ve yardakçıları bir yandan Tıp Fakültesinin başhekimi ve doktor kadrosunun başarıları ve emeği üzerine çöreklenirken, diğer taraftan, talimatla koltuk taksimatı yapıp, ahbap-çavuş ilişkisi için hem üniversitenin hem de Ordu’nun canına okuyorlar. Bir örnek; Türkiye’nin en çok fındık üretilen ili Ordu iken fındığın misyon üniversitesi Giresun Üniversitesi kabul edildi. Bu sayede Giresun Üniversitesi’nin her yıl fındık araştırmaları için 20-50 milyon TL arası ilave bütçe ve sınırsız personel hakkı var. Maalesef bu konuda 2018-19’da Ordu Üniversitesi’nin iki başvurusu da reddedildi. Adamlar birinci projenizi beğenmedik reddettik ikinci defa yine ayni projeyle geldiniz. Dalga mi geçiyorsunuz bizimle demişler.
O süreci yöneten Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı bu başarısızlığı için ödüllendirilip Rektör Yardımcısı yapıldı. Fakat Ziraat Fakültesi olmayan Giresun Üniversitesi bu misyonu kazandı. Bu Rektörün Ordu'ya nasıl ayak bağı olduğunu bu örnek de YÖK’ün yazısı da Ordu’nun Türkiye’deki ekonomik sıralaması da göstermektedir.” Dedi.